Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16658 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 881 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Samsun 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/10/2013NUMARASI : 2013/93-2013/560Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalının vekili olarak EPDK tarafından kurulan tesisler nedeni ile pek çok parselin su altında kalması nedeni ile kamulaştırmasız el atma nedeni ile bedelin tahsili ile tescil davasını açıp takip ettiğini, yargılama sırasında tarafların uzlaşması nedeni ile davalının bilgisi ile davaların takipsiz bırakıldığını , ücret sözleşmesi gereğince hakettiği vekalet ücretinin ödenmediğini ileri sürerek, tahsili için yapılan takibe haksız itirazın iptali ile % 40 tazminata karar verilmesini istemiş, ıslah ile alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile 143.986,55 TL.nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine göre açılmış kamulaştırma bedelinin tespiti ve yerin idare adına tescili davasında, davalı tarafı temsil eden avukatın vekalet ücreti alacağına ilişkindir. Taraflar arasındaki tarihsiz ücret sözleşmesinde, kamulaştırma bedelinin alınması ve dava açılması, takibi ve sonuçlandırılması sonucunda, toplam avukatlık ücretinin kamulaştırma bedelinin % 15'i nin ücret olarak alınacağının kararlaştırıldığı ve 4.2.2013 tarihinde davacı avukatın azledildiği tüm dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Mahkemece, davalı tarafından tahsil olunan kamulaştırma bedelinin % 15 ile uzlaşma dışında kalan taşınmazlar için de dava değeri üzerindne AÜT'ne göre nisbi vekalet ücretine karar verilmiştir.Uyuşmazlık, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında davalı tarafta yer alan davacı avukata ödenecek ücretin ne olacağı konusunda toplanmaktadır. 4650 sayılı yasanın kamulaştırma davalarını yeni bir usule bağladığını öncelikle belirtmek gerekir. Kanun genel hükümler uyarınca açılan kamulaştırmasız el atma davalarının tabi olduğu yöntemden ayrılmıştır. Kamulaştırma bedelinin tespiti ve yerin idare adına 2014/881-16658tescili davası niteliği itibariyle bir tespit davası niteliğinde olduğundan her iki taraf lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmektedir. Davanın her iki tarafı kamulaştırmaya konu taşınmazın gerçek değerinin tespitini istemektedir. Açılan davada kamulaştırma bedelinin artımı sözkonusu olabileceği gibi kıymet takdir komisyonun belirlediği değerden daha az bir bedelin ortaya çıkması da imkan dahilindedir. Bu tür davalarda haklı veya haksız çıkan bir taraf yoktur, bu nedenle Mahkemece, 10 uncu maddede öngörülen usule göre kamulaştırma bedeli olarak tespit edilen miktarın, peşin ve nakit olarak mal sahibi adına bir bankaya yatırılması halinde taşınmaz malın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin davalı tarafa ödenmesine karar verilir. Tescil hükmü kesin olup tarafların bedele ilişkin temyiz hakları saklıdır. Bu açıklamalardan sonra 2942 Sayılı Kamulaştırma yasasının "Yasak İşler ve Eylemler" başlığını taşıyan 31.maddesinin (e) bendinde "Kamulaştırma bedelinin tamamının veya bir kısmının avukat veya dava vekili veya onlar adına hareket edenlere ait olacağının kararlaştırılamayacağı" hüküm altına alındıktan sonra aynı yasanın 32 maddesinde yasak daha da genişletilerek aksine davranışın suç olduğu belirtilmiş, 33. maddesinde de bu suçun müeyyidesi öngörülmüştür. Bu nedenle yasanın açık düzenlemeleri karşısında kamulaştırma bedelinin tamamının veya bir kısmının avukata ait olacağına ilişkin her türlü ücret kararlaştırmalarının yasaklandığı ve suç sayıldığı, taraflar arasında kurulduğu kabul edilen sözleşmenin BK 19 ve 20. maddeleri ile Yasanın 31. maddesi gereği kesin hükümsüzlüğü gözönüne alınmalıdır. O halde mahkemece, davacı avukatın, davalıları temsil ettiği kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davalarında maktu vekalet ücreti alabileceği göz önünde bulundurularak, bu yönde gerekirse taraf ve yargı denetimine esas olacak şekilde alanında uzman bilirkişi veya bilirkişi heyeti marifetiyle rapor alınarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına bozulmasına peşin alınan 24,30 TL harcın istek halinde iadesine, 29.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.