Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.Davacı, 1.2.2000 tarihli sözleşme ile yönetici bulunduğu apartmanın çatısına baz istasyonu kurulması konusunda davalı ile aralarında sözleşme düzenlediklerini, son kat malikleri genel kurulunda sözleşmenin yenilenmemesi konusunda karar alındığını ileri sürerek baz istasyonunun sökülerek tahliye edilmesine ve teslimine, baz istasyonu halen işletildiğinden 5.000 USD kira parasının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece bu tür davaların HUMK 8 maddesi hükmünce Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği gerekçe gösterilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.HUMK 8/II-1 maddesinde kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, aktin feshi yahut tespit davaları, bu davalar ile birlikte açılmış bulunan kira alacağı ve tazminat davalarının Sulh Hukuk Mahkemelerinde hükme bağlanacağı öngörülmüş olup, dava yukarıda belirtilen niteliği itibariyle anılan maddede açıklanan işlerden hiç birisine dahil değildir. HUMK'nun 5219 sayılı yasa ile değişik 8/1 maddesinde değer veya miktarı (dava tarihi itibarıyle) 5.000,00 YTL'sını geçmeyen davalara Sulh Hukuk Mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Dava değeri dikkate alındığında iş bu davaya Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılması zorunludur. Bu hususun gözardı edilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.SONUÇ: Açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 21.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.