MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARAR Davacı eczacı olduğunu, davalı kurum ile yapılan sözleşme gereğince kurum çalışanlarına ilaç verdiğini, davalı kurumun fatura edilen reçetelerin sahte olduğu gerekçesiyle sözleşmesinin feshedildiğini ve cezai şart uygulandığını, sahte reçete kullanmadığını ileri sürerek haksız fesih ve cezai şart işleminin iptali ile muarazanın giderilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, davacının sahte reçeteleri kuruma fatura etmesi nedeniyle uygulanan fesih ve cezai şart işleminin iptaline ilişkindir. Bu konuda mahkemece bilirkişi raporu alınmıştı. Ancak hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersizdir. Hemen belirtmek gerekir ki, davalı kurumun suç duyurusu üzerine davacı hakkında ...Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/574 E. sayılı dosyası ile soruşturma açıldığı anlaşılmaktadır. Borçlar Kanunu’nun 53.maddesi (6098 sayılı BK.nun 74.maddesi) uyarınca hukuk hakimi, ceza mahkemesinde verilen beraat kararı ile bağlı değil ise de mahkumiyet karar?? ve tespit edilen maddi olgularla bağlıdır. Bu nedenle açılmış bir soruşturma ve ceza davası var ise ceza davasının sonucunun beklenmesi gerekir. Mahkemece, açılacak ceza yargılaması sonucu beklenerek karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 07/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.