Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14186 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 23107 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ...nin, diğer davalı nolu kooperatif hissesini, Noterden 26.11.2001 tarihli Kooperatif Üyelik Devir Sözleşmesi ile 5000 YTL bedelle satın alıp bedelini davalıya ödediğini, devir sözleşmesine konu edilen 56 nolu hissenin 3. bir kişiye devredildiğini ileri sürerek fazla hakları saklı kalmak kaydıyla 60.000 YTL tazminat alacağının faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir. Mahkemece, ... yönünden davanın kısmen kabulüne, 9291,50 YTL tazminatın dava tarihinden faizi ile tahsiline, davalı ... Yönünden davanın reddine, davalı kooperatif aleyhine açılan davanın atiye terkedilmesi nedeni ile bu davalı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. hüküm yalnızca davacı tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce yapılan inceleme sonucu 2008/14659 E 2009/7292 K sayılı ilam ile, davacının sair temyiz itirazları reddedilmiş olup davalı Bülentten ifanın imkansız hale geldiği tarihte ki hisse değerinin istenebileceği belirtilerek davacı yararına karar bzulmuştur. Bu sefer Mahekemece bozma ilamına uyularak, ifanın imkansız hale geldiği tarihteki hisse değeri tespit edilmiş, 6500 TL nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalı ...'den alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davacı eldeki davası ile, davalı ... ile yapılan sözleşmeye aykırı olarak Kooperatif hissesinin üçüncü şahsa devredilmesi nedeni ile uğradığı zararın tazminini istemiş olup bozma öncesi davacının sözleşme uyarınca ödediği bedelin güncelleşmiş değeri belirlenerek 9291,50 TL tazminatın dava tarihinden faizi ile davalı Bülentten tahsiline karar verilmiş bu karar yalnızca davacı yanca temyiz edilmiştir. Dairemizce karar davacı yararına olmak üere ifanın imkansız hale geldiği tarih itibari ile hisse değerine hükmedilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş ise de ifanın imkansız hale geldiği tarih itibari ile belirlenen değer bozma öncesi hükmedilen değerden daha düşük olarak belirlenmiştir. Ne var ki, bozma öncesi verilen hüküm davalı yanca temyiz edilmemiş olmakla artık davacı yararına usuli kazanılmış hak doğmuş olup mahkemece bu husus dikkate alınmamıştır. Öyleyse, mahkemece davacı yarına oluşan usuli kazanılmış hak gereği bozma öncesi verilen 9291,50 TL den daha azına hükmedilemeyeceği dikkate alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1. bent açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 04/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.