MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat ... ile davacı vekili ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalılardan ... ile ortaklık ilişkisi içerisinde işler yaptığını, yapılan işler kapsamında ticari işlemleri yapmak üzere bu davalı ile karşılıklı olarak birbirlerine vekaletname verdiklerini, ancak daha sonra aralarındaki bir takım anlaşmazlıklar nedeniyle 2008 yılının Nisan ayında onu vekaletten azlettiğini, ancak azlin yapılmasından kısa bir süre sonra davalı ...'in yetkisi olmamasına karşın, davalı ....Bölge Müdürlüğü nezdinde bulunan şahsi alacağını diğer davalılara temlik ettiğini, bu şekilde zarara uğradığını ileri sürerek, davalılara borçlu olmadığının tespiti ile temliki tasarrufların iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalılar , davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece, davalı ....'in vekillikten azledildiği halde davacının ....Bölge Müdürlüğü nezdindeki alacaklarını diğer davalılara temlik ettiği, davacının temlikten ve ödemelerden önce davalılara ihtarname ile bildirimde bulunduğu, davalı....'nin temliği kabul etmediği gerekçeleri ile davalı.... hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki taleplerin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı .... ve .... tarafından temyiz edilmiştir.Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenine dayalı alacağın temlikinden kaynaklı yapılan ödemelerin istirdatı istemine ilişkindir. Mahkemece davalılardan ... yönünden davanın reddine karar verilmiş, diğer davalılar yönünden ise temliklerin, azil tarihinden sonra yapıldığı bu suretle vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysaki, dosya kapsamına göre temlikler; 04.04.2008 tarihli ....Noterliğine ait 14801, 14802,14803 ve 140804 yevmiye numaralı temliknameler ile21.04.2008 tarihli.....Noterliğine ait 16822 yevmiye numaralı temlıknameye istinaden yapılmış, davacı 16.04.2008 keşide tarihli .... Noterliğine ait azilname ile davalı ...'ı vekaletten azletmiş, keşide edilen bu azilname muhatabı olan davalı ...’a 02.05.2008 tarihinde tebliğ edilmiştir. Öğrenme tarihi itibariyle azlin hukuki sonuçlarını doğuracağı kuşkusuzdur. Somut olayda azil 16.04.2008 tarihinde yapılmış olmakla;04.04.2008 tarihli yukarıda belirtilen temlikler bakımından vekalet görevinin kötüye kullanıldığı söylenemez. 21.04.2008 tarihli temlik bakımından ise, azlin 02.05.2008 tarihinde muhataba ulaştığı, daha öncesinde muhatabın ( davalı ... ) bu azilden haberdar edildiğine ilişkin bir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığı, davacının bunu ispatlayamadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, hükmü temyiz eden davalılar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın hükmü temyiz eden davalılar .., ... ve .... yararına BOZULMASINA, 01.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.