Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14057 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22120 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı ile aralarında hizmet alım sözleşmesinin imzalandığını, 5510 sayıl kanununa göre sigortalıları çalıştıran Özel sektör işverenlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarın Hazinece karşılanacağının hüküm altına alındığını, ancak davalı yan tarafından müvekkili şirketin hak edişlerinden % 5'lik prim indirimi oranında eksik ödenmek suretiyle haksız kesinti yapıldığını, beyanla haksız yere kesilen 244.998,33 TL'nin ve birleşen dosya ile de 1.071,245,09 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı yandan tahsil edilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, asıl davanın kabulü ile 244.998,33 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, birleşen mahkemenin 2012/285 Esas sayılı dosyasındaki davanın kabulü ile 1.071.245,09 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasında imzalanmış olan hizmet sözleşmesinden kaynaklı hakedişlerden yapılan haksız kesintinin tahsili talebine ilişkin olup, davacı 5510 sayılı kanuna göre %5 lik teşvik priminin yüklenici lehine getirilmiş olan bir düzenleme olup işveren hissesinin 5 puanlık kısmına isabet eden ve hazinece karşılanan bu tutar nedeni ile davalı tarafından kesinti yapılmasının haksız ve yersiz olduğunu iddia etmiş, davalı ise davacının bilerek sözleşmeyi imzaladığını ve kesintinin yerinde olduğunu savunmuştur. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından sunulan belgelerde yapılan inceleme neticesinde sonuca varıldığı, davalı kurum tarafından bilirkişi raporuna karşı verilen dilekçede rapora bu yönüyle itiraz edildiği halde bilirkişilerce davalı kurum kayıtları ve belgelerinin de değerlendirilip tartışılması gerekirken sadece davacı belgelerine göre rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, bu hususlarda inceleme yapılması için konusunda uzman bilirkişilerden mahkeme, taraf ve yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 04/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.