Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1400 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 47054 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacılar, vekili müvekkillerinden ... ve ... ile davalı şirket temsilcisi ... arasında 6/03/2008 tarihinde taşınmaz alım-satım sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 3.maddesine göre tapudan ferağının verildiği tarihten 1 ay sonra meskenin anahtar tesliminin gerçekleşeceğini, taşınmazın tapu ferağının 12.02.2010 tarihinde diğer müvekkilleri ... ve ... adına verildiğini, bu tarihe göre anahtar teslim tarihinin 12.03.2010 olması gerektiği halde davalı şirketin 29.04.2010 tarihinde teslime hazır olunacağını bildirdiğini, bu suretle davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle davalıdan 5.000 ...cezai şart, 4.800 ... geç teslimden dolayı kira kaybı, 1.120,34 ...’den Türkiye’ye geliş gidiş uçak yol masrafları ve kişi başı 500... olmak üzere toplamda 2.000 ... manevi tazminatın davalıdan faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayand??ğı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava, taşınmazın geç teslimi sebebiyle uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini ile cezai şartın tahsili talebine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 179.ve devamı maddelerinde düzenlenen cezai şart, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlunun belirli bir miktar para ödeme taahhüdüdür. Anılan maddenin 1. fıkrasında seçimlik şart, 2. fıkrasında ise ifaya eklenen şart düzenlenmiştir. Seçimlik şartın düzenlendiği Borçlar Kanunu'nun 179. maddesinin 1. fıkrasında "Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir cezai şart kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir." hükmü mevcut olup, madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere sözleşme hiç ya da gereği gibi yerine getirilmediği takdirde aksine kararlaştırma yoksa alacaklı ya edimin ifasını ya da cezai şartın ödenmesini isteyebilir. İkisini bir arada talep etmesi mümkün değildir. Borçlar Kanunu'nun 179. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen "Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.” hükmününe göre ise, alacaklı akdin ifası ile birlikte cezai şartın ödenmesini de talep edebilir. Taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 2. maddesinde "tapuda ferağın verildiği tarihten 1 ay sonra meskenin anahtar tesliminin gerçekleşeceği” 8. maddesinde de “satıcı taahhüt ettiği imalatları hiç yerine getirmez veya kabul edilemez şekilde yerine getirirse, taşınmaz satış bedelinin kendisine 5.000 ...ik ödenmesini ve taşınmazı alıcıya 50.000,00... eksik bedelle devretmeyi kabul ettiği” kararlaştırılmış bulunmaktadır. Eldeki davada taşınmazın tapusunun devredildiği ve fiilen de teslim edildiği dosya kapsamından açıkça anlaşıldığına göre sözleşmenin ifasından vazgeçmeyen davacı seçimlik ceza şartını isteyemez. Ancak fiili teslim tarihine kadar kira bedelini isteyebilir. Hal böyle olunca, mahkemece, davacının cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde bu talebin de kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 414,30 TL harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1. maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.