Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1274 - Karar Yıl 2008 / Esas No : 11592 - Esas Yıl 2007





Taraflar arasındaki aracın yenisi ile değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.Davacı, davalı şirketten satın aldığı Hyundai Accent LX marka aracın çok fazla yakıt tükettiğini, serviste aracın bazı parçalarının değiştirilmesine rağmen sorunun giderilemediğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, aracın yenisi ile değiştirilmesine veya dava tarihindeki anahtar teslimi değerinin ödetilmesine, yapmış olduğu giderler ve fazla yakıt tüketimi nedeniyle de 1000 YTL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, 26.11.1999 tarihinde satın alınan araç nedeniyle iki yıllık garanti ve zamanaşımı süresinin dolduğunu, araçta fazla yakıt tüketiminin söz konusu olmadığını savunarak, davanın gerek zamanaşımı gerekse esastan reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen ilk hüküm, davacının temyizi üzerine Dairemizce, "bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu, raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde 3. bir bilirkişi heyetinden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" hususuna değinilerek bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda bu kez, davanın kısmen kabulüne, aracın üretimden kalkmış olması nedeniyle yenisi ile değiştirilmesi mümkün olmadığından fatura bedeli olan 3.444,00 YTL'nin ve 579,80 YTL tazminatın tahsiline, fazla istemin reddine, aracın davalıya iadesine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.2-Hükmüne uyulan Dairemize ait bozma ilamı sonrasında mahkemece görüşüne başvurulan 22.12.2006 tarihli üç kişilik bilirkişi raporunda, araçta yakıt sarfiyatının fazla olduğu, bu durumun imalat hatası niteliğinde bulunduğu belirtilmiş olup, mahkemenin kabulü de bu yönde olmasına rağmen, dava konusu aracın seri üretimden kalkmış olması nedeniyle yenisiyle değiştirilmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle mahkemece davacının "aracın yenisi ile değiştirilmesi" yönündeki talebi kabul edilmeyerek aracın fatura bedelinin ödetilmesine karar verilmiştir. Oysa ki, İcra İflas Kanunu'nun 24.maddesinin 4. fıkrasında, "Yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır. Vermezse ayrıca icra emri tebliğine hacet kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunur. Taşınır malın değeri, ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu takdirde, icra memuru tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunur." hükmü mevcut olup, bu hükme göre malın bulunamaması halinde İİK'nın 24. maddesinin uygulanması söz konusu olduğundan dava konusu araç infaz sırasında temin edilemez ise İİK'nın 24. maddesine göre işlem yapılması mümkündür. Bu nedenle kararın infazının güçlük yaratmasından söz edilemeyeceği gibi, aracın seri üretimden kalkmış olması da yasal seçimlik haklarından birini kullanan tüketicinin bu isteminin karşılanmamasına gerekçe olarak gösterilemez.O halde, yasanın tüketiciye tanımış olduğu seçimlikhaklardan tüketicinin öncelikli talebi olan "aracın yenisi ile değiştirilmesine" ilişkin talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu talebin reddi ile fatura bedelinin ödetilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. (Bkz. Aynı yönde HGK kararı 2005/4-309 E. 2005/391 K.)S o n u ç: 1. bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 04.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.