Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12363 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3501 - Esas Yıl 2016





... vekili avukat ... ile ..u İşçileri T. vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında.. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 09/10/2013 tarih ve 2013/282-2013/432 sayılı hükmün Dairenin 10/09/2015 tarih ve 2014/45250-2015/26785 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.KARARDavacı, 2821 sayılı Sendikalar Kanunu ile tüzel kişiliği sona eren .. Sendikası ve davalı taraf arasında 18/07/1983 ve 27/06/1983 tarihlerinde imza edilmiş Devir Temlik ve Kira Sözleşmeleri ile mülkiyeti sonradan..devrolmuş... 89 pafta, 463 ada, 2 parselde kayıtlı binanın bedelsiz olarak 30+10 yıllığına davalı kullanıma terk edildiğini belirterek, bu sözleşmelerin hükümsüz ve batıl olduğunun tespitine, binaya yapılan haksız müdahalenin menine, binanın boş olarak sendikaya teslimine, davalının geçersiz sözleşmeyi dayanak yaparak söz konusu binadaki bağımsız bölümleri kiraya vermesi nedeniyle davalı taraf haricinde binada kiracı olarak bulunan üçüncü şahıslara karşı...Sendikasının kiralayan olarak tespitine, davalı tarafın binanın bağımsız bölümlerini haksız olarak kullanmasından yahut üçüncü kişilere kullandırmasından doğan ve dava tarihinden 5 yıl geriye dönük olarak hesap edilecek şimdilik 20.000TL haksız işgal tazminatının yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının sübut bulmayan davasının reddine, karar verilmiş; hüküm, davacının temyizi üzerine Dairemizce onanmış; davacı bu kez de karar düzeltme isteminde bulunmuştur.1-Dava, 18/07/1983 tarihli ve 27/06/1983 tarihli sözleşmelerin batıl olduğu ve bu nedenle ..., 463 ada, 2 parselde kayıtlı binaya yapılan müdahalenin önlenmesi ve haksız kullanımdan doğan ecrimisil talebine ilişkindir. Mahkeme gerekçesinde, “Davacı 30 yılı aşkın süredir devam eden Ariyet sözleşmesinin hükümsüz ve batıl olduğunun tespitini istemektedir. Daha önce görülen davalar içeriği incelendiğinde aktin değiştirilmesi ve uyarlanması koşulları bulunmadığı bu yargılama dosyalarında irdelenmiştir. Ortada kesinleşmiş iki karar vardır. Kiralayan olarak tespiti talebi bu iki yargılama sonucunda red edilmiştir. Bu durumda taraflar arasında görülmüş kesinleşmiş iki karar bulunduğundan, 6100 sayılı HMK' nın 114/i maddesi gereğince dava şartı yokluğundan subut bulmayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” denilmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki, bir davada hem usulü hem de esastan reddi gerektiren sebepler var ise davanın öncelikle usulden reddi gerekir. Bir başka deyişle görülmekte olan davada hem usulden ve hem de esastan ret gerekçesi oluşturularak karar verilmesi olanaksızdır. Eldeki davada mahkemece, kesinleşmiş karar bulunduğundan bahisle dava şartı yokluğundan ret gerekçesi oluşturulduğu gibi, ayrıca davanın sübut da bulmadığı belirtilerek esastan da ret gerekçesi oluşturulmuştur. Oysaki az yukarıda belirtildiği gibi, öncelikle usulden ret sebebi var ise davanın bu usulü ret sebebi nedeniyle reddi gerekli olup, hem usulden hem de esastan ret kararı verilmesi usulen mümkün değildir. Mahkemece, değinilen bu yön gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken, zuhulen, onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin onamaya dair 10.09.2015 tarih, 2014/45250 Esas, 2015/26785 Karar sayılı ilamının kaldırılmasına ve mahkeme kararının bu yönden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.2-Bozma nedenine göre davacının sair itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 10.09.2015 tarih, 2014/45250 Esas, 2015/26785 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 05/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.