MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacılar, murislerinin dava dışı ... ile 7.9.1993 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme gereğince 31.12.2020 tarihine kadar ... Köyünde, her yılın 23. haftasında B 13-14 no’lu odalarda kalma ve tatil köyünün olanaklarından yararlanma hakkına sahip olduklarını, tatil köyünün sözleşme tarihinden sonra davalı ....’ne ve daha sonra da davalı ...’ne devredildiğini, daha önce açmış oldukları davada tatil hakkının varlığı konusunda muarazanın giderilmesine ve 2004,2005 ve 2006 yılları için maddi tazminata karar verildiğini, davalının devre tatil sistemini değiştirip herşey dahil sistemine geçerek, sözleşmede düzenlenmeyen fahiş ödentiler talep ettiğini, mutfaktan yararlanma şartlarının kaldırıldığını ve otelden yeme içme şartının dayatıldığını, ve bunun için de günlük 25 euro ödeme talep edildiğini, bu şartlarda devre tatil hakkından yararlanmanın imkansız hale geldiğini ileri sürerek, 2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yılları tatil haklarının bu şartlarda kullandırılmadığını ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak 12.500 TL. maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacıların tatil hakkını kullanmak için müracaat etmediğini ve kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar murisinin, önceki dönemler için tatil hakkının kullandırılmaması nedeni ile bu yöndeki muarazanın giderilmesi ve tazminat isteğine ilişkin olarak açtığı davanın ....Asliye Hukuk Mahkemesinde, 2007/2003 esasta görülerek karara bağlandığını, eldeki dava ile de 2007-2011 yılları için de tatil hakları kullandırılmadığından maddi zararının ödetilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davacıların aidatları ödemediği ve tatil hakkını kullanmak için müracaat etmediği gerekçesi ile davacıların maddi tazminat isteğinde bulunamayacağı açıklanmıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile benzer dosyalardaki emsal bilirkişi raporlarında; dava konusu olan bölümün 5 yıldızlı tatil köyü olarak herşey dahil sistemi ile işletildiği, odalarda yapılan düzenlemelerle yiyecek içecek üretimi için alanın kaldırıldığı açıklanmıştır. Davalı tarafça davacı gibi devre sahiplerine gönderilen ve emsal dosyalara da ibraz edilen tarihsiz yazıda, tesiste herşey dahil sistemine geçildiği, kişi başı 20 euro ödenmesi halinde bu sistemden yararlanabilecekleri ancak zorunlu olmadığı, tesisin devam eden inşaat ve yenileme işleri nedeniyle 2007 sezonunda hizmete açılamadığı, devam eden işler nedeni ile otelin açılış tarihinin 15.7.2007 günü olarak belirlendiği, yenileme ve bakım bedellerini ödenmesi gerektiği bildirilmiş, 15.3.2008 tarihli yazıda da yenileme ve bakım bedellerinin ödenmesi ve kişi başı 25 euro ödeme yapılarak herşey dahil sisteminden yararlandırılacağı ve tesise gelip tatil yapabilecekleri belirtilmiştir.Devre tatil sözleşmelerinde; tesis işletmecisi ve yatırımcısı bu sözleşme ile tatilciye belli dönemlerde tesisten yararlanma , kullanma, konaklama, kiralama hakkını belli bir bedel karşılığı tanımakta, devre tatilci de, başlangıçta peşin yada kısa süreli taksitle sözleşme bedelini ödemekte ayrıca her yıl tesisin bakım ve işletme bedeli olarak da cüz'i bir bedel ödemektedir. Bu hali ile, devre tatil sisteminden yararlanmak üzere sözleşme yapanlar genellikle, mütavazi bir bütçeye sahip, makul seviyede harcanacak bir bedel ile her yıl belli bir dönemde tatil yapmak isteyen kimselerdir. Davalı taraf davacı ile müzakere etmeden, yeni sözleşme yapmadan veya mevcut sözleşmeyi karşılıklı olarak müzakere ile tadil etmeden oteli herşey dahil sistemine çevirmiş ve devre tatilcilerden bu sisteme geçiş için yaptırdığı yenileme ve lüks sayılabilecek iyileştirme bedellerini aidat olarak talep etmiştir. Bu hali ile, devre tatilcilerin rızaları dışında, sözleşme ile öngörülen amaç aşılarak ek külfet getirecek şekilde artırılan aidat bedellerini ödeme yapmaları şartı ile, tatil hakkından yararlanmaya zorlanamayacaklarının kabulü gerekir. Kaldı ki, tatilcilerin kullanımına tahsis edilen odalardaki mutfak sisteminin değiştirilmesi nedeni ile kullanım zorluğu getirildiği de açıktır. O halde, devre tatilcilerin değiştirilen sistemle tatil hakkını kullanma zorunlulukları bulunmadığının kabulü ile talep edilen yıllar için de maddi tazminata ilişkin olarak talebe haklarının bulunduğu kabul edilerek davacıların sözleşme gereğince ödenmesi gereken yıllık aidat tutarları da mahsup edilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan 25,20 TL harcın istek halinde iadesine, 16/04/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.