Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1227 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 10084 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ : Tüketici MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalılardan ... tarafından ithal edilen 2012 model 0 km Volvo S60 marka aracı, diğer davalı ...'den satın aldığını, aracın 18.12.2012 tarihinde teslim edildiğini, aracın 1,5 yıl kadar sorunsuz kullanıldığını, ancak bu tarihten sonra meydana gelen aynı ve farklı arızalar nedeniyle aracı bir çok kez servise götürdüğünü, aracın şanzımanının yenisi ile değiştirildiğini, bu değişim işinin ihtirazi kayıt ile kabul edildiğini, araçta imalattan kaynaklanan gizli ayıp bulunduğunu ileri sürerek, aracın yenisi ile değiştirilmesine, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile araçtaki parça değişimi ve tamirat nedeniyle uğranılan 1.000,00 TL değer kaybının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalılar; davacının iddialarının doğru olmadığını, davanın haksız ve yersiz açıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.Mahkemece, bozma üzerine, davacının terditli talebinin birici bölüm yönünden kabulü ile taraflar arasında satışa konu otomobilin gizli ayplı olması nedeniyle davalılara iadesi ile aynı teknik özellikler aksesuar donanımı ile misli ile birlikte değiştirilmesine, birlikte ifa kuralının icra iflas kanunun 24. Maddesi hükmü gereğince ifa sırasında gözetilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı, eldeki dava ile davalı ...'den satın aldığı aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek aracın değiştirilmesine, olmadığı takdirde araçtaki parça değişimi ve tamirat nedeniyle uğranılan değer kaybının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini istemiş; Mahkemece, davanın kabulü ile otomobilin ayıplı olması nedeniyle davalılara iadesi ile aynı teknik özellikler ve aksesuar donanım ile misliyle birlikte değiştirilmesine karar verilmiş, davalıların temyizi üzerine Dairemizin 2015/43999-22610 E. ve K. sayılı ve 30/06/2015 tarihli ilamı ile bilirkişi raporunda davaya konu aksaklığın niteliği, ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise açık ayıplı mı gizli ayıplı mı olduğunun belirtilmediği ve yeniden rapor alınması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılamada önceki bilirkişiden ek rapor alınarak dava konusu aracın ayıplı olduğuna ve davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; hükme esas alınan ek raporda aracın ayıplı olduğu yönünde görüş bildirilmiş olmakla beraber bu sonuca ne şekilde ulaşıldığına ilişkin bilimsel bir tespite yer verilmediği gibi bozma ilamında belirtilen hususları da karşılamadığından hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir. O halde Mahkemece, üniversitelerin otomotiv anabilim dalında uzman bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetinden yukarıda belirtilen eksiklikleri tamamlayan, davalıların rapora itirazlarını karşılayan taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınarak hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekir. Mahkemece, değinilen bu yönler göz ardı edilip, eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.2-Bozma nedenine göre, davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.