Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1188 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6136 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat .... ile davalı vekilleri avukat ... ve avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, 1983 yılında.... Başmüdürlüğü ile davalı Kooperatif tarafından imzalanan protokole göre, davalıya ait arsanın bir bölümünün ayrılarak içine 3 adet lojman binasının davalı tarafından yapıldıktan sonra bunların ayrılan arsa ile birlikte müstakil tapulu olarak hiçbir ücret alınmadan kendilerine devredileceğini karşılığında da bu arsa üzerine kendileri tarafından santral binası yapılacağını, sanayi bölgesine telefon hattı çekmeyi, kooperatif üyelerine indirim sağlanması yönünde taahhütlerde bulunulduğunu, davalının lojman inşaatını yaptığını, kendilerinin de üzerlerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiklerini ancak davalının önce dava dışı... Bankasının taşınmaz üzerinde ipoteği olduğunu sonra bu konuda Genel Kurul kararı almaları gerektiğini söyleyerek beklettiklerini akabinde de arsanın dava dışı ... Belediyesine takas suretiyle devredildiğini öğrendiklerini, Belediye aleyhine tapu iptal ve tescil davası açtıklarını ve dava sonucunda Belediyenin iyi niyetli olduğu ve üzerindeki taşınmazların bedelinin arsa bedelinden fazla olduğu belirtilerek 1.527.035.00.TL' nın Belediyeye ödenmesi karşılığında arsanın tapusunun adlarına tesciline karar 2012/6136-2013/1188verildiğini ve kesinleşen mahkeme ilamı doğrultusunda 09.02.2010 tarihinde parayı yatırdıklarını ileri sürerek protokol gereklerini yerine getirmeyerek kendilerini zarara uğratan davalıdan 1.527.035.00.TL/ nın tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar mahkemece, davacının malvarlığında bir eksilme olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; 1983 yılında ... Başmüdürlüğü adına başmüdür ve müdür yardımcısı ile davalı Kooperatif adına yönetim kurulu başkanı ve başkan yardımcısı tarafından imzalanan protokole göre, davalıya ait arsadan 2.500.00.m2' lik bölümünün ayrılarak içine 3 adet lojman binasının davalı tarafından yapıldıktan sonra bunlarla birlikte ayrılan arsanın müstakil tapulu olarak hiçbir ücret alınmadan davacıya devredileceği ve karşılığında da bu arsa üzerine davacı tarafından santral binası yapılacağı, sanayi bölgesine telefon hattı çekilmesi, kooperatif üyelerine indirim sağlanması yönünde taahhütlerde bulunulduğu, davalı tarafından belirlenen arsa üzerine lojman inşaatının yapıldığı, davacı tarafından da protokol yükümlülüğünün yerine getirdiği ancak davalının ayırdığı arsayı dava dışı ... Belediyesine takas suretiyle devrettiği ve davacı tarafından Belediye aleyhine tapu iptal ve tescil davası açıldığı ve dava sonucunda Belediyenin iyi niyetli olduğu ve üzerindeki taşınmazların bedelinin arsa bedelinden fazla olduğu gerekçesiyle arsa bedeli olan 1.527.035.00.TL' nın Belediyeye ödenmesi karşılığında arsanın tapusunun davacı adına tesciline karar verildiği ve kesinleşen mahkeme ilamı doğrultusunda 09.02.2010 tarihinde davacının parayı yatırdığı dosya kapsamı ile sabittir. Resmi şekilde yapılmayan tapulu taşınmazın bağışına ilişkin sözleşme hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye dayanılarak iptal ve tescil istenemeyeceği gibi sözleşmenin yerine getirilmemesi nedeni ile tazminatta istenemez ise de, mahkeme gerekçeli kararında da kabul edildiği ve davalı tarafından bu yönde temyiz olmaması nedeniyle davacı lehine usuli kazanılmış hak durumu oluştuğu üzere davalı kooperatifuzun yıllar protokoldeki taahhütlerini yerine getireceğine dair davacıda güven yaratmıştır. Bu halde akdin şekil şartı ile geçersizliğini ileri sürülmesi hakkın kötüye kullanılması niteliğindedir. Ve davalı, protokole güven nedeniyle davacının uğradığı müspet zararı tazmin ile yükümlüdür. Davalının imzaladığı protokol gereğince hiçbir bedel ödenmeksizin arsayı davacıya devretme yükümlülüğü altında iken davacı bu arsayı davalının takas suretiyle 2012/6136-2013/1188devrettiği dava dışı ... Belediyesine mahkeme ilamı doğrultusunda 1.527.035.00.TL arsa bedeli ödeyerek tapuda adına tescilini sağlayabilmiştir. Davacı, aralarındaki protokol hükümlerine göre ödediği bu bedel kadar zarara uğramıştır. O halde Mahkemece, davacının mahkeme ilamı doğrultusunda arsa bedeli olarak dava dışı Belediyeye ödediği 1.527.035.00.TL' nın davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 21.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.1.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.