Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiKarar tarihi : 21/10/2014Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 5271 sayılı CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 25/01/2006 tarih ve 1744 sayılı kararı ile belirlenip; aynı kurulun 10/04/2008 tarih ve 3805 sayılı kararı ile sınırları ve dereceleri yeniden düzenlenen 1. derece doğal sit alanı içerisindeki ... parselin ve ona komşu olan 3. derece doğal sit alanı içerisindeki ... ada, ... parselin, sanığın eşi ... adına kayıtlı olduğu, sanık tarafından, ... ada, ... parselden ... parsele çıkmak amacıyla merdiven inşa edilip; yine ... parsele beton bir depo ve deponun üzerine dekoratif balkon elemanları ile çevrili bir seyir terası yapıldığı, Dairemizin 01/04/2013 tarih, 2013/5534 - 2013/8123 sayılı bozma ilamına uyularak, 09/04/2014 tarihinde icra edilen keşif sonrası inşaat mühendisi ve peyzaj mimarı bilirkişilerce ortak düzenlenen raporda, suça konu müdahalelerin 30/01/2006 tarihinde çekilen uydu fotoğrafında görünmediği halde, 31/12/2010 tarihinde çekilen uydu fotoğrafında göründüğünün, kullanılan malzemelerin zamana bağlı yıpranma durumu, imalatlardaki yapılaşmanın şekli ve keşif günü itibariyle fiziki hali dikkate alındığında, tüm müdahalelerin aynı anda ve 2006 yılı içinde, muhtemelen Şubat, Mart veya Nisan aylarında yapıldığı izlenimi oluştuğunun belirtildiği;Sanığın 04/05/2009 tarihinde kolluk kuvvetlerine verdiği ifadede, depoyu yaptırmadan önce Tapu Sicil Müdürlüğü'nden görüş aldığını; kovuşturma aşamasındaki 18/11/2009 tarihli savunmasında da tapuda “3. derece doğal sit alanı” yazdığını söylediği, sanığın eşi Akile Göç Çimen'in suça konu 726 parsel sayılı taşınmazı 20/06/2005 tarihinde satın aldığı ve aynı kişi tarafından Tapu Sicil Müdürlüğü'ne sunulan 16/05/2006 tarihli dilekçenin altına el yazısı ile, “Taşınmaz üzerinde 11/05/2005 tarih ve 1607 yevmiye ile 3. derece doğal sit şerhi konulmuştur. Bilgilerinizi rica ederim” yazılıp, 16/05/2006 tarihi atılarak, tapu sicil müdürünce imzalandığı, dolayısıyla, sanığın aşamalardaki savunmaları ile dosya kapsamında mevcut bilgi - belgeler birlikte değerlendirildiğinde, izinsiz müdahaleler gerçekleştirilmeden önce bölgenin niteliğinin sanık tarafından bilindiği sonucuna varılacağı;Diğer yandan, İzmir I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun bölge tesciline dair 15/09/1994 tarih ve 5277 sayılı kararı, İzmir 2. İdare Mahkemesi'nin 21/05/1997 tarih ve 1995/684 - 1997/447 sayılı kararı ile iptal edilmiş ise de, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun yukarıda da değinilen 25/01/2006 tarih ve 1744 sayılı kararı ile doğal sit tescilinin yeniden yapıldığı, bu nedenle, idari yargıda verilen iptal kararından sonra, 10/04/2008 tarih ve 3805 sayılı kurul kararına kadarki süreçte hukuki boşluk oluştuğunun kabul edilemeyeceği anlaşılmakla; suç tarihi itibariyle Foça Belediye Başkanlığı veya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde koruma uygulama ve denetim bürosu kurulup kurulmadığı ve eğer kurulmuş ise, suça konu taşınmazın bulunduğu yerin koruma uygulama ve denetim bürosunun yetki alanı kapsamında kalıp kalmadığı araştırılarak, sonucuna göre 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi veya aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, 25/01/2006 tarih ve 1744 sayılı kurul kararı göz ardı edilerek, “10/04/2008 tarih ve 3805 sayılı kararın alınmasına kadar hukuki boşluk oluştuğu ve sit ilanının suç tarihinden sonra yapıldığı” gerekçesiyle beraat hükmü tesisi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.