Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9792 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20350 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle Öldürme Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık müdafii ile katılanlar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanığın kovuşturma aşamasında yaptığı savunmada, çift gidiş gelişli yolda normal bir hızla seyir halinde iken, yaya üst geçidine 100 metre mesafe kala, birden sol tarafından bir şahsın koşarak karşıya geçmek istediğini fark ettiğini, kendisi şahsı geçmek üzereyken şahsın koşarak arka sol tekerine yakın yerden aracın kasa kısmına çarpıp düştüğünü gördüğünü beyan ettiği, tanık ....'nin de, sanığın savunmasını doğrulayarak, ölenin karşıya geçmek için yolun ortasına geldiğinde, pancar yüklü bir kamyonun ... istikametinden ... istikametine gittiğini ve akabinde de ölenin yerde yattığını gördüğünü söylediği, her ne kadar ... Kurumunca düzenlenen 29/03/2011 tarihli raporda, kazanın oluşumunda sanığın tali kusurunun bulunduğu belirtilmiş ise de, olayın gelişiminden, çarpma noktasının aracın arka kısmı olduğunun ve dolayısıyla ölen yayanın, sanığın idaresindeki araca çarptığının anlaşılması karşısında, olayın meydana gelmemesi için sanık tarafından alınabilecek bir önlem bulunmadığı ve kusursuz olan sanığın beraatine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile mahkumiyetine dair hüküm tesisi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 04/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.