Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9355 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14260 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 12 - 2013/91365Mahkemesi :Menemen Sulh Ceza MahkemesiTarihi :17.01.2013Numarası :2012/597 - 2013/63Suç :Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma, Taksirle YaralamaTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ve hakkında şikayet bulunmadığı halde haksız yere cezalandırıldığına ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Olay günü gündüz saat 16:00 sularında bulutlu havada, meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 7 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yolda idaresindeki otomobille seyir halinde bulunan ve 216 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın, ışık kontrollü 4 yönlü kavşakta kırmızı ışık ihlali yaparak sürücü F.. E..'ın idaresindeki kamyona çarpması şeklinde gelişen ve otomobilde bulunan yeğeni Mehmet'in hayati tehlike geçirmeksizin basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, hayat fonksiyonlarına 2. derecede etkili, sağ klavikula kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda; TCK'nın “Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma” başlıklı 179. maddesinin 3. fıkrasında alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma halinin suç olarak düzenlendiği, maddede belirtilen suçun tehlike suçu olup, somut olayda ise bir kişinin nitelikli şekilde yaralanması sebebiyle zarar suçunun oluştuğu, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için Kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu kriterinin esas alınması, buna göre;Sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının kabul edilmesi, sanığın eylemi bilinçli taksirle işlemesi ve mağdurdaki yaralanmanın nitelikli olması nedeniyle suçun takibinin TCK'nın 89/5. maddesi uyarınca şikayet şartına tabi olmaması karşısında; sanığın, taksirle yaralama suçundan cezalandırılması gerekirken, TCK'nın 44. maddesi gerekçe gösterilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. ve 326. maddeleri uyarınca, sanığın kazanılmış hakkı da gözetilerek tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.