Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9202 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25477 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminatHüküm : 1.748,70 TL maddi, 1.500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Davacı vekilinin 28.04.2011 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Davacı vekilinin yüzüne karşı 06.07.2012 tarihinde tefhim edilen hükmü, 5320 sayılı Kanun’un 8. Maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 310. maddesindeki 1 haftalık yasal temyiz süresinden sonra 01.08.2012 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak, REDDİNE,Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Tazminat davasının dayanağını oluşturan Erzurum 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.11.2008 tarih, 2004/179 Esas - 2008/147 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) Adam öldürme suçundan, 02.06.2001 – 14.12.2001 tarihleri arasında tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 26.11.2008 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 28.04.2011 tarihinde haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun gereğince öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin kendileri lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine, davacının kendi kusuru ile tutuklanmasına neden olduğuna ve davanın süresinde açılmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak Davacı beraat ettiği ceza dava dosyasında kendisini vekille temsil ettirmiş olsa bile bu konuda talebi olmamasına rağmen, bilirkişi tarafından hesaplanan maddi tazminata ayrıca beraat hükmünün verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 1.100.00 TL maktu vekalet ücretinin de ilavesi suretiyle fazla maddi tazminata hükmedilmesi,Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin hükmedilen tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasındaki maddi tazminat miktarının 648,70 TL’ye indirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.