Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9097 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16899 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiTaksirle yaralama suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 27.02.2015 tarihli 2010/5973 soruşturma ve 2015/827 sayılı iddianamenin CMK'nın 170/4 ve 170/1-a-b maddesine aykırı olmasından bahisle iadesine dair Tarsus 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 04.03.2015 tarih, 2015/130 sayılı iddianame değerlendirme kararına yönelik yapılan itirazın kabulü ile iddianamenin iadesi kararının kaldırılmasına ilişkin Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.03.2015 tarihli ve 2015/233 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.Dosya kapsamına göre, Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin 30.10.2013 tarihli ve 2012/11480 esas, 2013/1567 sayılı ilamında belirtildiği üzere, itiraz eden Cumhuriyet savcısı ile itirazı değerlendiren mahkeme üye hakiminin karı -koca oldukları, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 46. maddesi hükmünde: karı-koca, ikinci derece dahil kan ve sihri hısımlar bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapamayacaklarının öngörülmüş olması, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun'un 22. maddesinde de mani bir düzenleme getirilmiş bulunması karşısında, uyulması zorunlu bir usul kuralı olduğu gözetilip mercii üye hakiminin çekilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 23.10.2015 gün ve 94660652-105-33-4593-2015-21575/68838 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.11.2015 gün ve 2015/362225 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;Dosya incelenerek gereği düşünüldü: İddianameyi düzenleyen Cumhuriyet savcısının, iddianamenin iadesi kararına karşı yaptığı itirazı değerlendiren mahkeme heyetinde görev alan üye hakim ile karı -koca oldukları, 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 46 . maddesinde, karı -koca, ikinci derece dahil kan ve sıhri hısımların, bir mahkemenin aynı dairesinde görev yapamayacaklarının belirtilmiş olması ile CMK'nın 22. maddesinde de mani bir düzenleme getirilmiş bulunması karşısında, uyulması gerekli bir usul kuralı olduğu gözetilip heyetten çekilmesi gerekirken aksi şekilde davranılmasında bir isabet görülmediğinden, Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.03.2015 tarihli ve 2015/233 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesince yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.