Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8843 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8441 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : CMK'nın 231/11. maddesine göre açıklanan; TCK'nın 179/3. maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 179/2, 62/1, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen 04.02.2013 tarihli, 2012/513 esas, 2013/86 karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu hüküm CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanmakla, sanık tarafından temyiz edilen hüküm incelendi: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın trafik kazasına karışan aracı sevk ve idare edenin kendisi olmadığı halde cezalandırıldığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Temel ceza belirlenirken, TCK'nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle aynı Kanun'un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeden, gece vakti, meskun mahalde maddi hasarlı trafik kazasına neden olan ve kazadan 108 dakika sonra yapılan ölçüme göre güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde 200 promil alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sanık hakkında, suçun işleniş biçimi, suçun işlendiği zaman ve yer, meydana gelen tehlikenin ağırlığı ve sanığın kastının yoğunluğu nazara alınarak, alt sınır aşılıp hak ve nasafete uygun bir ceza hükmedilmesi yerine, asgari hadden ceza tayini, 2- TCK'nın 50/3. maddesi gereğince, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, kayden 25.11.1973 doğumlu ve suç tarihinde 38 yaşında olan sanığın adli sicil kaydının bulunmaması karşısında, sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının, TCK'nın 50. maddesinin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, kanuna aykırı, 3- Kabul ve uygulamaya göre de:Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.