Mahkemesi : Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 8.955,01 TL maddi ve 7.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Davacının ''...'' olan adının gerekçeli karar başlığında ''...'' olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı kabul edilmiş, Uyap sistemi üzerinde yapılan incelemede, hazırladığı rapor hükme esas alınan ve serbest mali müşavir olarak görev yapan bilirkişinin...Adli Yargı Adalet Komisyonuna ait yeminli bilirkişi listesinde kayıtlı bulunduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Kasten öldürme suçundan beraatine karar verilen davacı hakkında, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen 1 yıl hapis ve 600 TL adli para cezası nedeniyle şartla tahliye edildiği tarih olan 01.02.2012 tarihi ile fiilen tahliye edildiği tarih olan 11.03.2013 tarih aralığına ilişkin olarak... Bakanlığınca belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplanacak 9.846,5 TL’nin maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, net asgari ücret miktarlarını daha düşük tespit ederek hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın 8.955,01 TL olarak eksik tayini,2- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacının tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp az oranda belirlenmesi,3- CMK’nın 324/2. maddesine aykırı olacak şekilde yargılama giderleri konusunda hüküm kurulmaması, 4- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.