Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 868 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 12783 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuçlar : Özel hayatın gizliliğini ihlal, tehdit, hakaretHükümler : Beraat Özel hayatın gizliliğini ihlal, tehdit ve hakaret suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ...'in, resmi nikahlı eşi olan mağdur ... ile aralarında çıkan tartışma esnasında, mağdura söylediği, “Seni öldüreceğim, elini kolunu kıracağım, aptal, şerefsiz, manyak” biçimindeki sözlerle TCK'nın 106/1-1. maddesindeki tehdit ve aynı Kanun'un 125/1. maddesindeki hakaret suçlarını; ayrıca, mağdurun kullanımındaki GSM numarasını abonesi olduğu telefon numarasına yönlendirip, kayınvalidesi olan tanık Sevgi tarafından mağdurun telefonu arandığında telefona cevap vermek suretiyle TCK'nın 134/1. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, Sanığın üzerine atılı TCK'nın 134/1. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçu için, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun'un 81. maddesi ile yapılan değişiklikle “bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası” öngörülmüş olup, hapis cezasının üst sınırı ve iddianame tarihi itibariyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan açılan davaya bakma görevinin 5235 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca Asliye Ceza Mahkemesine ait bulunduğu ve suçlar arasındaki bağlantılar da gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla Sulh Ceza Mahkemesince yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.