Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : Sanıklar hakkında beraat 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Suç tarihinde sanıkların, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun 27/06/2008 gün, 2517 sayılı kararı ile birinci derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde kalan höyüğün üst kesiminde ağaç dikmek üzere bir çok çukur açtıkları ve daha sonra da açılan çukurlara ağaç diktiklerinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, sanıkların dosya kapsamında mevcut ifadelerinde, dava konusu arazinin sit alanı sınırlarında kaldığını bilmediklerini beyan ettikleri görülmesine karşın, bu yerin eski yerleşim yeri olduğunu daha önceden duymaları, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde korunması gerekli kültür ve tabiat varlığı şerhi bulunması ve yapılan kazılar sırasında topraktan ilk tunç çağı ve Roma dönemine ait pek çok seramik parçasının çıkmış olması hususu dikkate alındığında, sanıkların dava konusu taşınmazın arkeolojik sit alanı sınırlarında kaldığını bildikleri tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olmakla birlikte, yapılan kazıların sanıklardan hangisinin tasarrufu ile yapıldığı ve atılı eylemin hangi sanık ve sanıklar tarafından gerçekleştirildiği hususu açıklığa kavuşturulup, ayrıca, bünyesinde koruma, uygulama denetim büroları kurulan idarelerden izin almaksızın veya izne aykırı olarak izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunanların, 2863 sayılı Kanunun 65/4 maddesi gereğince cezalandırılması gerekeceği, bu kapsamda, suça konu taşınmazın bulunduğu ilde suç tarihi itibariyle Büyükşehir Belediye Başkanlığı veya İl Özel İdaresi bünyesinde koruma, uygulama denetim bürosu kurulup kurulmadığı araştırılıp, eğer kurulmuş ise, taşınmazın bulunduğu yerin kurulan koruma, uygulama denetim bürosunun sorumluluk alanı kapsamında bulunup bulunmadığı hususu tespit edilip, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve hatalı değerlendirmelerle sanıkların beraatlerine dair yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.