Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/3-2, 62/1,58, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyetTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Olay tarihinde gece saat 01.20 sıralarında sanığın idaresindeki otomobil ile meskun mahalde yer alan kontrolsüz kavşaktan kontrolsüzce dönüş yapması sonucu, sürücüsünün ... olduğu araç ile çarpıştığı, olaydan 10 dakika sonra yapılan kontrolde sanığın 0.66 promil olarak tespit edilen alkol seviyesinin, miktar itibarıyla güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiğinden söz edilemeyeceği, belirtilen alkol derecesinin güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiğine dair bir bulgu ya da sanığın dışa yansıyan davranışları ile ilgili bir tespitin bulunmaması karşısında; trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun yasal unsurları oluşmadığından sanığın beraatine karar verilmesi yerine oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelere dayanılarak yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması,Kabule göre de; Sanık hakkında TCK'nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.l0.2015 tarihli, 2014/140 - 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.