Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm :-Kültür varlığı ticaretine aykırılık suçundan sanıklar.. ve ... hakkında beraat -Kültür varlığı bulmak amacıyla izinsiz kazı yapmak suçundan sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanun'un 74/1- birinci cümle, 5237 sayılı TCK'nın 62/1, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet Kültür varlığı ticaretine aykırılık suçundan sanıklar .... ve ... hakkında kurulan beraate ilişkin hükümler katılan vekili, Kültür varlığı bulmak amacıyla izinsiz kazı yapmak suçundan sanık ...'ın mahkumiyetine ilişkin hüküm ise sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Kolluk görevlileri tarafından ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen izne istinaden sanık ...'ın evinde yapılan aramada bulunan iki adet büyük küpün,... Müze Müdürlüğü'nde çalışan arkeolog tarafından düzenlenen 18/05/2012 tarihli raporda, 2863 sayılı Kanun'un 23. maddesi kapsamında korunması gerekli kültür varlığı niteliğinde olabileceklerinin belirtilmesi ve sanık ...'ın dosya kapsamında mevcut ifadelerinde, bu küplerin kendisine atalarından kaldığına ilişkin beyanları dikkate alındığında, sanığın bu eyleminin, 2863 sayılı Kanun'un 70. maddesinde düzenlenen suçu oluşturabileceğinden dava zamanaşımı süresi içerisinde bu konuda işlem yapılabileceği değerlendirilmiştir. 1- Kültür varlığı ticaretine aykırılık suçundan sanıklar ... ve ... hakkında kurulan beraate ilişkin hükümlerin temyiz incelemesinde; Suç tarihinde sanık ... tarafından getirilen kültür varlıklarının, sanık ...'a satılmaya çalışıldığı hususunda yapılan ihbar üzerine başlatılan soruşturma kapsamında, ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen izne istinaden, sanıklar ... ve ...'nin üstlerinde ve araçlarında, sanıklar ... ve ..'ın ise ikamet ettikleri evlerde ve üstlerinde arama yapıldığı, yapılan aramalar sonucunda, sadece sanık ...'ın ikamet ettiği evin bodrumunda, kültür varlığı olabileceği değerlendirilen 2 adet küp bulunduğu, bu küplerin ticarete konu edildiğine ilişkin dosya kapsamı itibariyle herhangi bir delil bulunmadığı gibi sanık ...'nin telefonunda resimleri mevcut parçaların ele geçirilememesi karşısında, sanıkların atılı suçu işlediklerinin sabit olmadığı, anlaşılmakla; Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun, sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, eksik incelemeye ve sanıkların beraatlerine dair hükmün usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, sanıkların beraatlerine ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında kültür varlığı bulmak amacıyla izinsiz kazı yapmak suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;Yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;a- Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunlu olduğu, gerekçede, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun olarak açıklaması, Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesinde ise hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanunu'nda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesinin zorunlu olduğunun belirtildiği, yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi, yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi, uygulamada da keyfiliğe yol açacağı, bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunduğu, hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesinin 1412 sayılı Kanun'un 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacağı, incelenen dosya kapsamından; sanığa atılı suçun ne olduğu, sübut delilleri irdelemeksizin, yazılı şekilde gerekçesiz olarak mahkumiyetine ilişkin hüküm kurulması, b-Sanığa yüklenen suçla ilgili olarak CMK'nın 231/5. maddesine göre verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı katılan vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, itiraz mercii olan... Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 10/01/2014 tarihinde sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kaldırılmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece, itiraz mercince kanuna aykırı olduğu belirtilen hususlar değerlendirilip, duruşma açılarak, taraflar duruşmaya çağrıldıktan sonra, 5271 sayılı CMK’nın 223. vd. maddelerindeki düzenlemelere uygun olarak tesis edilen hükmün açıklanması ve açıklanan bu hükümde, daha önce yasal zorunluluk nedeniyle değerlendirilemeyen ve uygulanamayan, erteleme ve seçenek yaptırımlara çevrilmesi hususlarında da karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle, sanığın mahkumiyetine ilişkin, yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.