Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 2863 sayılı Kanun'un 65/b, 5237 sayılı TCK'nın 62, 52/2, 51/1-3-7, 53/1-3 maddeleri gereğince mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Suç tarihinde sanığın, ...Koruma Bölge Kurulu'nun 04/04/2003 gün, 613 sayılı kararı ile tescil edilen 1. derece doğal sit alanı sınırlarında bulunan ... ilçesi, .. köyündeki araziye çınar ve söğüt kazıları çakarak, 100-120 dönüm arazinin işgal ettiğinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, sanığın dosya kapsamında mevcut savunması incelendiğinde, suça konu arazinin sit alanından çıkartıldığını duyduğunu, bu sebeple burayı ağaçlandırmak istediğini ve etrafını çevirip, kazık diktiğini, yaptığının yasak olduğunu öğrenince diktiği kazıkları çıkardığını, amacının o bölgeyi ağaçlandırmak olduğuna ilişkin beyanı, suça konu uygulamaların kısa bir süre sonra sanık tarafından kaldırılmış olup, mahallinde yapılan keşif sonrası dosyaya sunulan orman mühendisi ve fen bilirkişi raporları incelendiğinde, davalı yer üzerinde, dikenli tel ve kazıkların olmadığı, bir işgalin bulunmadığı ve herhangi bir orman örtüsünün tahrip edilmediğinin anlaşılmış olması karşısında, sanığın yüklenen suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, mahkumiyetine dair yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, Kabul ve uygulamaya göre de; Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasına ilişkin olarak TCK'nın 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi ile yetinilmesi yerine, infaz aşamasında nazara alınması gereken 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi gereğince ihtarına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.