Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : CMK'nın 223/2-b. maddesi gereğince beraat2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:... Yüksek Kurulu'nun 15.01.1977 tarih, 9591 sayılı kararıyla kabul edilen kentsel sit alanı içerisinde bulunan ve ...Koruma Kurulu'nun 04.12.2000 tarih, 12467 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu belirlenen .. ili, .. ilçesi, .. mahallesi, 64 ada, 7 sayılı parselde bulunan iki katlı kargir binanın sanık ... tarafından 08.09.1999 tarihinde satın alındığı ve 30.12.2003 tarihinde ...'e satıldığı, davaya konu binada ...Koruma Bölge Kurulu görevlilerince yapılan denetimde, binanın pencere doğramalarının ve büyüklüklerinin değiştirildiğinin, ön cephesindeki cumbanın ve eliböğründelerin kaldırıldığının, ahşap kaplama genişliklerinin değiştirildiğinin tespit edildiği, bu tespitler üzerine ilgili Koruma Bölge Kurulu'nun 24.11.2010 tarih, 3960 sayılı kararıyla sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, binanın şimdiki maliki olmamasına rağmen sanık ... hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, her ne kadar yapılan yargılama neticesinde 2010 yılında binanın sahibinin sanık ... olmaması nedeniyle sanığın beraatine, şimdiki malik ... hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiş ise de; ...'ün konu hakkında alınmış bir ifadesinin olmadığı, bu nedenle sözü edilen suç duyurusunun akıbeti beklenerek, dava açılması halinde inceleme konusu dosya ile birleştirilmesi, ardından da olay yerinde sanat tarihçi ve inşaat mühendisi ile keşif icra edilerek, öncelikle yapılan izinsiz uygulamaların, kullanılan malzemelerdeki eskime durumu nazara alınarak yapım tarihlerinin tespit edilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği anlaşılmakla,Üzerinde müdahale gerçekleştirilen taşınmazın 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında tescilli kültür varlığı olması nedeniyle taşınmazda izinsiz ya da izin kapsamı dışında yapılan her türlü inşai faaliyetin suç oluşturacağı, bu bakımdan müdahalenin binanın içinde ya da dışında gerçekleştirilmesinin önem arz etmediği, bu kapsamda tescile esas bilgi ve belgeler getirtilerek, izinsiz yapılan tadilatın yapının tescil edilmesine neden olan kriterlere uygun olup olmadığının, yapıya ait orjinal dokuya uyum sağlayıp sağlamadığının, tescilli kültür varlığında zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi gerektiği, Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, sözü edilen suç duyurusunun akıbeti beklenerek, dava açılması halinde inceleme konusu dosya ile birleştirilmesi, ardından da olay yerinde sanat tarihçi ve inşaat mühendisi ile keşif icra edilerek, öncelikle yapılan izinsiz uygulamaların, kullanılan malzemelerdeki eskime durumu nazara alınarak yapım tarihlerinin tespit edilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin edilmesi, izinsiz uygulamaların yapım tarihlerinin ve sorumlusunun tespitinin ardından uygulamaların, tescilli kültür varlığının bütünü ve dolayısıyla orjinal dokusu ile uyumlu olup olmadığının, niteliğinin ve yapıda zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi, taşınmazın bu nitelikte bir zarar gördüğünün belirlenmesi durumunda sorumlu olduğu tespit edilen sanığın, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1-1.cümlesi uyarınca cezalandırılması, bu nitelikte bir zararın mevcut olmadığının, ancak yapılan tadilatın ruhsata tabi inşai ve fiziki müdahale kapsamında bulunduğunun belirlenmesi durumunda, 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1-2.cümlesi uyarınca cezalandırılması, yapılan bu tadilatın ruhsata tabi olmayan, “basit onarım” niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde ise, 5498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi ile cezalandırılması gerektiğinin gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, sanığın beraatine ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.