Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8428 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12980 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi : Sulh Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma Hüküm : TCK'nın 179/3-2, 62/1, 50/1-a, 50/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Gündüz saatlerinde, meskun mahalde bulunan bölünmüş yolda, idaresindeki araçla seyir halinde iken kolluk görevlilerince durması yönünde ikaz edilmesine rağmen bölünmüş yolda ters yönde seyrine devam eden sanığın durdurulmasından sonra yapılan ölçümde 173 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, alkollü olan sanığın kolluk görevlilerinin ikazına uymaması ve bölünmüş yolda ters yönde ilerlediği de birlikte gözetilip temel ceza tayininde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış, mahkemenin yargılama aşamasındaki gözlemi sonucu oluşan olumsuz kanaat nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;1. TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,2. 05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 Sayılı Kanunun 100. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesinde eklenen “Devlete ait yargılama giderlerinin 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 ncı maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilir.” hükmü uyarınca belirli miktardaki yargılama giderlerinin Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi esası benimsenmiş ise de, incelemeye konu dosyada hükümden önce yapılan yargılama giderlerinin 8,00 TL olduğu anlaşılmakla birlikte kanun yollarına başvuru halinde yapılan yargılama giderlerinin de belirli koşullar altında CMK'nın 330. maddesi uyarınca sanığa yüklenmesi gerektiği dolayısıyla bu aşamada henüz yargılama giderlerinin miktarının tam olarak belirlenmediği, hükümden sonra yapılan ve tahsili gereken yargılama giderlerinin ilave edilmesi halinde miktarının terkin sınırlarını aşabileceği ve infaz aşamasında da bu hususun değerlendirilebileceği gözetilmeksizin CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 5. bendinin çıkartılması ve 8. bendinin yerine “ Yargılama nedeniyle yapılan 1 adet davetiye gideri 8:00 Türk Lirası yargılama giderinin 5271 sayılı C.M.K.'nın 325/1.maddesi gereğince sanıktan tahsili ile devlet hazinesine İRAT KAYDINA” ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.