Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8372 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17262 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme Hüküm : Beraat Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Duruşmanın 30.06.2010 tarihli oturumunda, vekili aracılığıyla katılma isteminde bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir karar verilmeyen şikayetçinin, CMK'nın 260. maddesi uyarınca katılma istemi hakkında karar verilmeyenler sıfatıyla hükmü temyiz hakkının bulunduğu anlaşılmakla, suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan şikayetçinin CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede: Dosya kapsamına göre, katılan ...'nin yönetim kurulu üyesi olduğu kooperatifin ortaklarından iken, aidatlarını ödemediği için 2002 yılında kooperatiften ihraç edilen sanık ...'in, bir internet sitesi kurup, katılanın adı, soyadı ve adres bilgilerinin yazılı olduğu kooperatife ilişkin “2007 yılı Olağan Genel Kurulu 08.06.2008 Tarihli Genel Kurul Hazirun Listesi”ni bu sitede yayınlamak suretiyle verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunu işlediği iddiasına konu olayda, 10.06.2007 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında yapılan oylama sonucunda kooperatif ortaklığından ihraç edilmesine ilişkin karar kaldırılmasına rağmen bu hususun tutanağa yazılmamasından dolayı Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu beyan eden sanığın, kooperatif yöneticilerinin, sahte imzalarla hazirun listesi düzenlemelerinden dolayı hazirun listesinde ismi bulunan imza sahiplerinin gerekli kontrolü yapabilmesini temin etmek amacıyla ve adres bilgileri kısmını da çıkartarak 08.06.2008 tarihli hazirun listesini başkalarının bilgisine sunduğuna dair savunması, tanık ...'nın, “Sözü edilen kooperatif de halen üyeyim. Genel kurullarda toplantı nisap sayısı sağlanamıyor. Sağlanamayınca, yönetim kurulu, sahte üyeler, sahte vekaletler düzenleyerek nisap sağlayarak kararlar alıyor. Biz de Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğünden yazı karşılığı talep ediyoruz. Hazirun cetveli bize veriliyor. Biz de bu cetvel üzerinden genel kurulda katılan üyelerin gerçek imzaları olup olmadığı, vekaletlerin doğru olup olmadığını hazirun cetvelinden tespit ediyoruz. Bu kooperatifin 200'e yakın üyesi bu konuda hassasiyet göstermektedir. Biz bunları açtığımız genel kurul kararlarının iptali ile ilgili delil olarak sunduk ve gerçek üyeleri de uyarmak maksadıyla bu cetveli aldık. Sanık ... bilgisayar uzmanı olduğu için bu işi kendisine rica edip verdik. O da hazirun cetvelini yayınladı. Ancak adresleri yayınlamadı. Hazirun cetvelini yayınlatmaktaki maksadımız katılmayan üyelerin orada imza atıp atmadıklarını öğrenmelerini sağlamaktı. Bu konuda da Kadıköy 1. asliye ticaret mahkemesinde genel kurul toplantılarının iptali ile ilgili dava açtık.” şeklindeki savunmayı doğrulayan anlatımı, sanığın şikayeti üzerine başlatılan adli soruşturma sonucunda, aralarında katılanın da yer aldığı kooperatifin beş yönetim kurulu üyesi hakkında 08.06.2008 tarihli hazirun listesinin sahte olarak tanzim edildiği iddiasıyla Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığınca kamu davası açılmış olması karşısında, usulsüz işlemlerle mağdur edildiğini düşünen ve sahtecilik iddialarını delillendirme amacını taşıyan sanığın, kooperatife ait “2007 yılı Olağan Genel Kurulu 08.06.2008 Tarihli Genel Kurul Hazirun Listesi”ni yayınlamaktan ibaret eyleminde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle hareket ettiği kabul edilemeyeceğinden, Yapılan yargılama sonunda, sanığa yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin bir nedene dayanmayan diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, Dosya kapsamında, hakkında beraat kararı verilen sanığın kusurundan kaynaklanan bir gider bulunmaması karşısında, yargılama giderlerinin, CMK'nın 327/2. maddesi uyarınca, hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, katılanın dava açılmasına sebebiyet verdiğinden bahisle, yargılama giderlerinin katılandan tahsil edilmesine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 2. paragrafının, “Hakkında beraat kararı verilen sanığın kusurundan kaynaklanan bir gider bulunmaması karşısında, 3 adet tebligat masrafı olan 15,00 TL ve bilirkişi ücreti olan 100,00 TL toplamı 115,00 TL yargılama giderinin, CMK'nın 327/2. maddesi uyarınca, hazine üzerinde bırakılmasına,” şeklinde değiştirilmesi ve hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.