Tebliğname no : 12 - 2013/84555Mahkemesi : Turgutlu 1. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 29/09/2011Numarası : 2009/878 -2011/533 Suç : Taksirle ÖldürmeTaksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri ile mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Cumhuriyet savcılarının nezdinde görev yaptıkları Asliye Ceza Mahkemesi kararlarına karşı, 5271 sayılı CMK'nın 260/2 ve 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 310. maddesi uyarınca tefhimden itibaren bir hafta içinde kanun yollarına başvuru hakkı mevcut iken, 14.04.2011 tarihinde yürülüğe giren 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 3. maddesi ile 01.01.2014 tarihine kadar Asliye Ceza Mahkemesinde yapılan duruşmalara Cumhuriyet savcısının bulunmayacağı, ancak verilen hükümlere karşı kanun yollarına başvurabilmesi amacıyla dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderileceği hüküm altına alınmıştır. Bu açık yasal düzenlemeler uyarınca, Cumhuriyet savcılarının nezdinde görev yaptıkları asliye ceza mahkemesi kararlarına karşı hükümlerin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği tarihten itibaren bir hafta içinde kanun yollarına başvuru haklarının bulunduğunun kabulünde zorunluluk bulunmaktadır. Bu itibarla, Turgutlu 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 29.09.2011 tarihli hükmün 26.10.2011 tarihinde görüldüsünü yapan Cumhuriyet savcısının 01.11.2011 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafileri ile mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;Tali kusurlu olduğu kabul edilen sanık R.. A.. ile asli kusurlu olduğu kabul edilen sanık İ.. K.. hakkında hüküm kurulması sırasında, her iki sanığın kusur durumu ayrı ayrı değerlendirilmesi ve hükmün kişiselleştirilmesi suretiyle uygulama yapılması gerekirken kusur oranları farklı olan sanıklar hakkında tek bir hüküm kurularak ortak uygulama yapılması;Kabul ve uygulamaya göre de;1-Dosya içeriğine göre asli kusurlu olduğu tespit edilen sanık İ.. K.. hakkında, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı ,maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınmadan, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölümüne neden olan sanık hakkında adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde eksik cezaya hükmolunması;2-Her iki sanık hakkında tayin edilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, bir yıl 365 gün yerine 360 gün olarak hesap edilmesi nedeniyle hesap hatası yapılarak sonuçta 12100 TL yerine 12000 TL olarak eksik ceza tayini,3-Yargılama giderleri ile vekalet ücretinin sanıklardan hangi oranda tahsil edileceğinin gösterilmemesi ve iki katılan bulunduğu halde vekalet ücretinin müdahile verilmesine karar verilmesi;Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafileri ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA; 04.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.