Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7315 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9914 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 2.353,69 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Davacı vekilinin 11.12.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Aksaray Ağır Ceza Mahkemesinin, 2007/152 Esas - 2008/21 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve cinsel saldırı suçlarından tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz incelemesi sonucu onanmak suretiyle 12.12.2012 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 11.12.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla, Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Tutuklandığı tarihte nakliyeci olarak çalıştığını iddia eden davacının bu dönem içerisinde maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamadığı nazara alınıp, davacının vasıfsız bir işçi gibi değerlendirilerek tutuklu kaldığı dönemde geçerli olan 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden kesinti yapmadan hesaplanacak 2.312,3 TL’nin maddi zarar olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hesaplama hatası sonucu maddi tazminatın yüksek belirlendiği bilirkişi raporu hükme esas alınarak maddi tazminatın fazla tayini ve davacı tarafından yasal faiz talep edilmemesi karşısında kabul edilen tazminat miktarlarına, karar tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi,Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 1. bendinde yer alan maddi tazminat miktarının “2.312,3 TL’ye “ indirilmesi ve hükmün 1. ve 2. bentlerinde yer alan “ karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte” ibarelerinin hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.