Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirmeHüküm : Beraat Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya kapsamına göre; sanık ...'in, resmi nikahlı eşi olan katılan ... ile fiilen ayrı oldukları dönemde, bir arkadaşlık sitesinde, katılanın aktif kullanımındaki cep telefonu numarasına yer verdiği iddiasına konu olayda, Sanığın hakkında ileri sürülen iddiaları kabul etmemesi, suç tarihi itibariyle sanığın kullanımında olan bir bilgisayar ya da elektronik posta adresinin tespit edilmemesi, katılanın iddia konusu eylemin internet kafedeki bir bilgisayardan gerçekleştirildiğini beyan etmesi karşısında, IP kayıtlarının bilinen saklanma süresi ve olayın üzerinden geçen zaman dilimi de nazara alındığında, bu aşamada, katılana ait cep telefonu numarasının yazıldığı üye profilinin belirlenmesi ve savunmanın aksine yeni bir delil elde edilmesi imkanı bulunmadığından, tebliğnamedeki, “İlgili kurum ve mercilerden, katılanın cep telefonunun sanık tarafından 'hoşsohbet' isimli internet sitesine verilerek yayınlanıp yayınlanmadığının ve katılanın 3. kişiler tarafından telefonla aranarak cinsel tacize uğrayıp uğramadığının belirlenmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği” düşüncesiyle bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanın eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, sanık hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi, Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, 1 numaralı hüküm fıkrasında yer alan “BERAATİNE,” ibaresinden önce gelmek üzere hüküm fıkrasına “CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince” ibaresinin ilave edilmesi ve hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.