Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6621 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8260 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/3-2, 62/1. maddeleri gereğince mahkumiyet. Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen Giresun 1.Sulh Ceza Mahkemesi'nin 22/12/2011 tarih, 2011/466 Esas ve 2011/605 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu hüküm CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanmakla incelendi;Anayasa Mahkemesinin, TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilerek yapılan incelemede:1-Kasıtlı suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütlerden olan failin kastı, suçun işleniş biçimi ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, olay anında yaklaşık 256 promil alkollü olarak araç kullanan sanığın kastının yoğunluğu ve meydana gelen tehlikenin ağırlığı gözetilerek, alt sınırdan uzaklaşılarak hak ve nesafete uygun bir ceza yerine, alt sınırdan ceza tayini,2-Dosya içerisinde mevcut adli sicil kaydına göre hürriyeti bağlayıcı ceza cinsinden mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında tayin edilen 25 gün hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi uyarınca aynı yasanın 50/1. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesinin sonuç ceza açısından gözetilmesine 19/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.