Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6577 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5663 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiKarar Tarihi : 25/02/2014 Suç : Taksirle öldürmeHüküm : BeraatTaksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; katılanın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-) Ölen ...'ün göğüs ağrısı ve yüksek tansiyon şikayeti ile 112 tarafından 02.08.2009 tarihinde, saat 04.03 sıralarında ...Devlet Hastanesi'ne getirildiği, acilde görevli sanık doktor tarafından muayenesinin yapıldığı, tansiyon düşürülmeye çalışıldığı, saat 08.00'da sabah ekibi olan doktor ...'a hastanın devredildiği, çekilen EKG'de subakut anteror MI tesbit edilerek kardiyoloji konsültasyonu istenildiği, kardiak panelde enzimlerde yükselme tesbit edildiği, kardiyoloji uzmanı doktor ...'ın önerisi ile hastanelerinde yoğun bakımda yer olmadığı için ambulans ile ... Devlet Hastanesi'ne sevk edildiği, burada koroner yoğun bakımda tedaviye alındığı, antikuagülan ve antiagregan tedavi uygulandığı cerebral hemoraji geliştiği, 6.8.2009 tarihinde kardiak arrest gelişerek öldüğü olay nedeni ile düzenlenen Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu'nun 13.06.2012 tarihli raporunda " her ne kadar zamanında otopsi yapılarak iç organ değişimleri araştırılmamış olmakla birlikte tıbbi belgelere göre kişinin ölümünün akut anteroseptal myokard infarktüsü ve infarktüs tedavisi sırasında uygulanan antikuagülan ve antiagregan tedaviye bağlı gelişen serebral hemoraji sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin ... Devlet Hastanesinde yatırılarak yapılan tedavisi sırasında sanık tarafından hastanın göğüs ağrısı olmadığı sadece tansiyonun yüksek olduğu ifade edilmekle beraber hastaneye ulaştırılmadan önce 112 tarafından düzenlenmiş ilk ambulans kayıtlarında hipertansiyon dışında hastada göğüs ağrı şikayeti olduğu kayıtlı olduğundan sanığın hastanede ayrıntılı bir anemnez almadığının anlaşıldığı, böyle bir hastada EKG çekilmemesinin eksik tıbbi bir işlem niteliğinde olduğu, hastanın saat 04.15'de hastaneye yatışı ile nöbetçi doktor olan sanıktan hastayı devir alan doktor .... tarafından çekilen EKG değerlendirilmesinde saat 08:50'deki kayıtta V1-2-3-4-5'de ST yükselmesi, alınan kanda kardiak enzimlerde yükselme ve saat 09.50'de yapılan kardiyoloji konsültasyonunda subakut anterior MI tanısına varılmış olması nedeniyle sanığın eyleminin tıp kurallarına uygun olmadığı, myokard enfarktüsünün tedaviye rağmen ölümcül olabileceği tıbben bilindiğinden vaktinde tanı konularak uygun tedavisi yapılması durumunda da kurtulmasının kesin olmadığının belirtilmesi karşısında, sanığın eylemi ile netice arasında illiyet bağının kesin bir şekilde kurulamadığı, bu nedenle sanığın taksirle öldürme suçundan sorumlu tutulamayacağı, ancak bahsedilen rapor ve tüm dosya kapsamından sanığın göğüs ağrısı şikayetine rağmen ölenin EKG'sini çektirmemek suretiyle üzerine düşen görevi yerine getirmediği ve eyleminin TCK'nın 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi, 2-) 02.08.2009 tarihi olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2009 olarak eksik gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/2-c. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeblerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.