Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6371 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9209 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiKatılan sanıklar : 1-... 2-...Suç : Taksirle yaralamaHüküm : 1-Katılan sanık ... hakkında; TCK’nın 89/1, 89/2-e, 62/1, 50, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet 2-Katılan sanık ... hakkında; TCK'nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/1-4. maddeleri uyarınca mahkumiyetTaksirle yaralama suçundan katılan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler , katılan sanıklar müdafiileri ve katılan (malen sorumlu) vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılan sanık ...'ın kullandığı aracın sahibi olan ... İletişim Tel.İnş.San.Tic. Ltd. Şti'nin malen sorumlu sıfatıyla CMK'nın 237/1. maddesi gereğince davaya katılma hakkının bulunması ve 11.07.2013 tarihli celsede sanık ...'ın yanında diğer sanık ...'nun aleyhine davaya katılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmaması nedeni ile katılan sıfatı ile hükmü temyiz etme hakkı bulunduğundan, tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmeyerek, malen sorumlu şirketin katılan sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Katılan sanık ...'un idaresindeki kamyonet ile gece vakti, meskun mahal, ışık kontrollü dört yönlü kavşakta, fasılalı kırmızı ışık yandığı sırada kavşağa girdiği, seyrine göre sol taraftan fasılalı sarı ışık yanarken kavşağa giren sanık ... idaresindeki otomobil ile çarpıştığı, katılan sanık ...'ın kamyonetinde bulunan ...'nun basit tıbbi müdahale ile giderilemez, katılan sanık ...'ın ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir, otomobil sürücüsü katılan sanık ...'ın ise hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı olayda; kamyonet içindeki yaralanan müştekilerin sanık ...'dan; sanık ...'nun da sanık ...'dan şikayetçi olması karşısında; ... hakkında “ birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan ; ... hakkında ise “bir kişinin yaralanmasına neden olma” suçundan verilen hükümlerin nitelendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki görüşlere iştirak edilmemiştir.1-Katılan sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan sanık müdafiinin kusura, malen sorumlu katılan vekilinin ise sanık ...'nun alkollü ve tam kusurlu olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin kastının ağırlığı, güttüğü amaç ve saik" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının B-1 bendinde yer alan “güdülen amaç ve saik” ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA,2- Katılan sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan sanıklar müdafiilerin, kusura ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;a-Sanık ... hakkında kurulan hükümde, TCK'nın 50/2. maddesinin ''suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez'' şeklindeki hükmüne ve TCK'nın 89/1. maddesindeki seçimlik cezalardan hapis cezası tercih edilmesine rağmen sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi, b-Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin kastının ağırlığı, güttüğü amaç ve saik" gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,Kanuna aykırı olup, katılan sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.