Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 627 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 9791 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK’nın 85/1, 62/1,50/1-a, 52/2-4, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyetTaksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın idaresindeki otomobil ile gündüz vakti, tek yönlü yan yolda, sol şeritte seyir halinde iken, seyrine göre sağ taraftan yola giren yayaya, sol şeritte, fren izi olmadan çarptığı olayda; olay anını gösteren kamera görüntüsünün Heyetimiz tarafından izlenmesi neticesinde; “ ölen yayanın, araçların geldiği sol tarafa bakarak yolun yarısına kadar yürüdüğü, yolu yarıladığı sırada, koşarak yolu tamamlamak istediği sırada, sol şeritte hızla gelen sanığın yayaya çarptığı, çarpmanın şiddeti ile yayanın havaya fırladığı”, sanığın yolun yarısına kadar gelen yayayı gördüğü ve hızını azaltmadığı, kaza tespit tutanağında olay yerinde hız limitinin 70 km olarak belirlendiği, ancak hız tahdit levhasının olmadığı, olay yeri yakınında yaya üst geçidinin bulunduğu, ancak yaya üst geçidinin olayın meydana geldiği yan yol dışında, ana yol üzerinde bulunması, ölenin yaya üst geçidine gitmek üzere yola girdiğinin anlaşılması karşısında; sanığın asli kusurlu olduğu, asli kusurlu sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılmasında isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamenin ikinci paragrafındaki bozma öneren düşünce ile sanığın ve ölenin Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden veya ilgili kurumlardan kusur durumunu belirleyen rapor alınmasına ilişkin tebliğnamenin birinci paragrafındaki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine,ancak; Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde cezanın hapse çevrileceğinin ihtarı yerine infazı kısıtlar biçimde “hapse çevrilmesine” karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 4. paragrafındaki ''ödenmediği takdirde adli para cezasının hapse çevrilmesine'' ibaresinin çıkartılarak yerine “ödenmediği takdirde adli para cezasının hapse çevrileceği ihtarına“ kelimelerinin ilave edilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.