Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç :Taksirle YaralamaHüküm :TCK'nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 51/1-3. maddeleri gereğince mahkûmiyetTaksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında düzenlenen iddianamede her ne kadar sevk maddeleri olarak TCK'nın 89/4 ve 53/6. maddeleri gösterilmiş ise de anlatımda, mağdur olarak gösterilen ... ve ...'ın şikayetçi olmadıklarının belirtilmesi ve sanığın sadece mağdur ...'nin yaralanmasından sorumlu olduğunun anlaşılması, mahkemenin, nitelendirme ile bağlı olmayıp iddianamedeki fiille bağlı olması karşısında, sanığın, TCK’nın 89/1, 89/2-b maddeleri kapsamındaki taksirle yaralama eylemi yönünden görevli mahkemenin 5235 sayılı Kanunun 10. maddesi gereğince Sulh Ceza Mahkemesi olduğu gözetilmeyerek, görevsizlik kararı verilmeyip yargılamaya devamla karar verilmiş ise de, yargılamanın sanık açısından üst görevli Asliye Ceza Mahkemesi tarafından yapılması nedeniyle bu husus bozma konusu yapılmamıştır. Katılan hakkında ... Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi .. ve ..... Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen 25.04.2008 tarihli adli raporda; katılanın sağ humerus proksimalinde açık parçalı kırık bulunduğunun, hastanın halen tedavisine devam edildiğinin ve omuz bölgesinde hareketi bulunmadığının, ayrıca brakial pleksus yaralanması nedeniyle hastanın dirsek ve parmak hareketlerinde problem mevcut olduğunun belirtilmesine karşın, katılanın yaralanmasının TCK'nın 89/3. kapsamında olup olmadığı ile ilgili kat'i rapor alınmadan vücudunda kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralanması göz önünde bulundurularak temel cezanın TCK'nın 89/2-b maddesi uyarınca artırılması yoluna gidilmiş ise de, hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edilmiş olması ve aleyhe bozma yasağı nedeniyle, kat'i raporda belirtilecek muhtemel daha ağır yaralanmanın, sanık hakkındaki cezaya etkili olmayacağı gözetilerek tebliğnamede bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş; gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura ve eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Sonuç olarak 7 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilen ve cezası ertelenen sanık hakkında; denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine, denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılacağına karar verilirken uygulama maddelerinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,2- Cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 51/7. maddesi uyarınca denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi ve kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 6. paragrafında yer alan “başkaca yükümlülük belirlenmesine yer olmadığına, denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmiş olması halinde cezanın infaz edilmiş sayılmasına” ibaresinin hükümden çıkarılarak, yerine; “TCK'nın 51/6. maddesi gereğince, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine; TCK’nın 51/7. maddesi uyarınca denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere hakimin uyarısına rağmen uymamakta ısrar etmesi halinde ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin sanığa bildirilmesine ve TCK'nın 51/8. maddesi gereğince sanık denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılmasına” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.