Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle TazminatHüküm : Davanın kısmen kabulü ile 3.812,20 TL maddi, 5.000 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Davacının, beraat ettiği davada kendisini vekille temsil ettirdiğinin anlaşılması nedeniyle, beraat hükmünün verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanacak vekalet ücretinin talep nedeniyle maddi tazminata dahil edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve dairemizce benimsenen görüşe göre; asgari ücret üzerinden maddi tazminata hükmedilmiş olması karşısında hesaplamada hafta sonu, dini ve milli bayram tatilleri nedeniyle indirim yapılamayacağının dikkate alınmaması suretiyle eksik maddi tazminata hükmedilmesi, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamış olup, davacının tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyası kapsamında hürriyetinden yoksun kalması nedeniyle emekli maaşını almasına hukuken engel bir durumun olamayacağı, tutukluluk süresi boyunca veya sonrasında ödenmediği iddia olunan muhtarlık maaşına dayalı gelir kaybı ile ilgili olarak da kamu görevlilerinin haklarındaki dava veya soruşturmaların beraat veya kovuşturma yapılmasına yer olmadığı şeklinde lehe neticelenmesi sonrası, kanun gereği, biriken ve ödenmeyen parasal hakların bağlı oldukları idari kuruma yapılacak başvuru yoluyla veya yetkili ve görevli idare mahkemesine konu ile ilgili yasal düzenlemelere uyulmadığı gerekçesi ile başvurulması halinde, ispatlanan maddi zararın hüküm altına alınabileceğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Dava dilekçesinde tutuklama tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına rağmen, hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar için gözaltı tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi,2- 04/12/2008 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığına 17/12/2008 olarak yazılmış olması,İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, gerekçeli karar başlığında dava tarihi olarak yer verilen ''17/12/2008'' ibaresi çıkartılarak, yerine ''04/12/2008'' ibaresinin yazılması ve hüküm fıkrasının birinci bendinde hükmolunan maddi ve manevi tazminatların yasal faize ilişkin bölümünden '08/10/2006'' ibaresi çıkartılarak yerine ''11/10/2006'' ibaresi yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.