Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5876 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8473 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle YaralamaHüküm : Sanık ... hakkında; BeraatSanıklar ... ... ve Sanık ... haklarında; TCK'nın 89/4, 62, 50/4-1.a, 52/2-4 maddeleri uyarınca ayrı ayrı mahkumiyetTaksirle yaralama suçundan sanık ...'ın beraatine, sanıklar ... ... ve ...'ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1- Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan,Sanık ... hakkında yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin ceza miktarına, paraya çevirmeye, sanık ... müdafinin eksik incelemeye, kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, sanık ... hakkındaki beraat, sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin isteme uygun olarak ONANMASINA,2- Sanık ... ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin ceza miktarına, paraya çevirmeye, sanık ... ... müdafinin eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık ...'ın işçi olarak çalıştığı işhanının 5. katındaki odanın sürgülü camını kapatmak istediği sırada, yaklaşık 250-260 kg ağırlığında ve 210 cm yüksekliğindeki cam ve çerçevenin yuvasından kurtularak işhanının önündeki kaldırımda bulunmakta olan şikayetçilerin üzerine düşmesi sonucu birden fazla kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olayda; işhanının tadilat ve cam, çerçeve, alüminyum doğrama yenileme işinin işveren tarafından 28.09.2007 tarihli sözleşme ile hakkında dava bulunmayan ... ... ...er'in yetkilisi olduğu ... ... Mimarlık ... San. Tic. Şti'ne verildiği, bu şirketin de işin cam, çerçeve ve alüminyum doğrama yenileme işini sanık ...'ın yetkilisi olduğu şirkete yaptırdığı, sanık ... ... savunmasında, işhanında basit onarım tadilatı için belediyeye müracaat üzerine belediye tarafından basit onarım yapılması için işhanının önüne iskele kurulmasına izin verildiğini, iskele kurulması ile ilgili teknik uygulama sorumlusu olarak da kendisinin görevlendirildiğini, bunun dışında işhanındaki tadilat ile ilgisinin bulunmadığını, sadece sıva ve badana işlerini yaptırdığını ve kontrol sorumluluğunun da onlarla sınırlı olduğunu, camın takılması, yenilenmesi proje aşamasında hiçbir şekilde kontrolü veya imzası olmadığını, o işlem için başka bir ihale süreci başlatıldığını ve hatırladığı kadarı ile bu işlemlerin ... isimli firma tarafından yerine getirildiğini, camın montajı, imali ve montaj sonrası kontrolü ile ilgisi bulunmadığı için herhangi bir sorumluluğunun olmadığını beyan ettiği, dosya içerisindeki Beyoğlu Belediye Başkanlığı İmar ve ... Müdürlüğüne ait 10.02.2009 tarihli cevabi yazı ve ekindeki 24.08.2007 ve 02.06.2008 tarihli yapı iskele belgesi örneklerine göre, sözkonusu tadilat sözleşmesinden önce dış cephe boya badana işi için ilgililerin talebi üzerine “23.06.2007 tarihli İstanbul İmar Yönetmeliğinin 15.maddesi” kapsamında, basit onarım izinleri içeren “24.08.2007 tarihli yapı iskele belgesi düzenlendiği ve talep üzerine bu belgenin 27.05.2008 tarihinde 90 gün süre ile yenilendiği, olay tarihinde verilen sürenin bitmiş olduğu, yapı iskele belgesinde teknik uygulama sorumlusunun ... ... olarak gösterildiği, sanık ... ..., 28.09.2007 tarihli tadilat sözleşmesinden önce bu sözleşmeden bağımsız olarak yaptırılan dış cephe boya badana işinin yapılması için kurulan iskelenin teknik uygulama sorumlusu olduğu, sanığın 28.09.2007 tarihli sözleşmeyle yüklendiği herhangi bir görev ve sorumluluk bulunmadığı, bilirkişi raporlarına göre, kazanın düşen sürgülü pencere camının boyutlandırılmasının hatalı olması, 1 cm. lik tutunma payının yetersiz olması, ayrıca sürgülü camın ray üzerinde kaymasını sağlayan rulmanların yeterli kalitede ve dayanımda olmaması, üst kısmın raydan kurtulmasının bu hatalardan kaynaklanması, böyle bir durumda camın aşağıya düşmesine engel olacak ilave bir güvenlik tertibatının da mevcut olmaması nedeniyle meydana geldiğinin de anlaşılması karşısında, binanın dış cephe boya badanası için sözkonusu tadilat sözleşmesinden önce ve bağımsız olarak kurulan iskelenin teknik uygulama sorumlusu olan sanığa, sürgülü pencere camı montajında yeterli kontrol ve denetim yapmaması sebebi ile kusur yüklenemeyeceği gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine, yazılı gerekçe ile mahkumiyetine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.