Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5537 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26568 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Hüküm : 46758,33 TL maddi, 12000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Tazminat davasının dayanağını oluşturan İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.06.2010 tarih, 2008/105 esas, 2010/230 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) suç işlemek için örgüt kurma suçundan 13.05.2007-15.05.2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, beraatine hükmedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 17.06.2010 tarihinde kesinleştiği, davanın 21.02.2011 tarihinde, CMK'nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla, Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespit edildiğinden tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Zarara uğrayanın koruma tedbiri uygulanmadan önceki mal varlığı ile koruma tedbirinin uygulanmasından sonraki malvarlığı arasındaki farkın zarar olduğu, haksız tutuklamalarda gerçek maddi zararın saptanmasında, subjektif takdir yerine belirli ölçüler ve belgelerin hesaplamada esas alınacağı, ödenmesine hükmedilecek maddi zararın gerçek zararların karşılığı olacak delillerle kanıtlanacağı ve gerektiğinde bilirkişiye tespit ettirileceği, "tutuklanmasaydım, çalıştığım iş için alacağım bahşişler de dahil şu kadar gelir tasavvur ediyordum" biçimindeki soyut isteklerle karşılanmayacağı da nazara alındığında,İştigal alanı ve gelirini belgelendiremeyenlere net asgari ücret üzerinden hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak verilmesi gerektiği, asgari ücretle çalışmalarını ise maaş veya ücretinin delillendirilmesi ve ödenmediğinin anlaşılması durumunda ödenmesi gerektiği kabul edilmiştir.Somut olayda davacının ... ... İşletmeciliği Ticaret Limited şirketinde asgari ücret ile sigortalı olarak çalıştığı, Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları ile sabit olup, bunun dışındaki zarar iddiasının belgelendirilmediği dikkate alınarak, maddi zararın, tutuklu kalınan dönemde geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanması (29.09.2011 tarihli bilirkişi raporundaki) miktarın verilmesi yerine davacının eğlence sektöründe çalışması nedeniyle ... (Türkiye Etkinlik ve Eğlence Sektörü Derneği) ile ... (Türkiye Otel, Lokanta ve Eğlence Yerleri İşçileri Sendikası)'in anılan sektörde çalışanların aylık gelirlerinin ortalamasını almak suretiyle maddi zararı belirleyen 19.07.2012 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alınması ve gözaltı tutuklu kaldığı dönemde alamadığı bahşişlerin oluşması muhtemel zarar kapsamında bulunduğu nazara alınmadan maddi tazminatın fazla tayini, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasındaki maddi tazminat miktarının "5121,37 TL"ye indirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.