Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 5191 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13075 - Esas Yıl 2014
Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : BeraatTaksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:201 promil alkollü sanık idaresindeki otomobil ile gece vakti, aydınlatması bulunmayan, 5,5 mt genişlikte, iki yönlü eğimli ve hafif virajlı, yerleşim yeri dışında seyri sırasında karşı yönden gelen katılanın idaresindeki motosiklet ile şerit ihlalinde bulunarak sanığın şeridinde çarpışarak katılanın yaralanması ile neticelenen olayda taksirle yaralama suçu yönünden sanığın kusuru bulunmadığı kanaatiyle mahkemece beraatine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamakla birlikte sanığın alkollü araç kullanması suretiyle trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu bu suç nedeniyle hakkında açılmış dava nedeniyle zamanaşımı süresi içinde mahkumiyet kararı verilmesi mümkün görülmüştür. Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından sanığın kusurunun bulunmadığı mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, mahalli Cumhuriyet Savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hüküm gerekçesinde sanığın kusursuz olduğu kanaatine varılarak beraatine karar verilmesine rağmen hüküm fıkrasında "Sanığın üzerine atılı suçu işlemediği sabit olduğu" gerekçesi ile beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1. bendindeki "Sanığın üzerine atılı suçu işlemediği sabit olduğundan CMK 223/2-b maddesi gereğince" ibaresinin “Yüklenen suç açısından sanığın kusuru bulunmadığı anlaşılmakla CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince” şeklinde değiştirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.