Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 510 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 22404 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/1, 89/2-b, 62, 52/2-4, 51/1-3-6-7-8. maddeleri uyarınca mahkumiyetTaksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Olay tarihinde sanık, idaresindeki halk otobüsü ile yerleşim yerinde geceleyin aydınlatması bulunmayan iki yönlü eğimli yolda seyir halinde iken, kaza tespit tutanağına göre otobüste yolcu olarak bulunan ...'nın beyanına göre otobüs sürücüsü sanığın telefonu ile meşgul olduğu sırada karşı yönden gelen trafiğe ait şeridi ihlal etmesi sebebiyle otobüsünün sol ön kapı kısmına karşı yönden gelen katılanın idaresindeki motosikletin sol yan kısmı ile çarpması sonucu katılanın vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, katılan vekilinin talebi üzerine tanık olarak keşif günü keşif yerinde hazır olması için davetiye tebliğ edilen ancak hazır olmaması sebebiyle keşif sırasında dinlenmeyip sonrasında yapılan oturumlara da davet edilmeyen tanık ...'nın olayın tek görgü tanığı olması ve kaza tespit tutanağında da sanığın telefonu ile meşgul olduğu sırada kazanın meydana geldiğini belirtmesi karşısında duruşmaya davetle dinlenilmesi sonucu kazanın, sanığın telefonu ile meşgul olduğu sırada meydana geldiğinin anlaşılması halinde bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırma ile sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,2-TCK'nın 51. maddesi uyarınca yalnızca hapis cezasının ertelenebileceği, adli para cezasının ertelenmesinin mümkün olmadığı gözetilmeksizin sanığın 10 ay karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilip, sonuç olarak sanığın 12 ay 15 gün karşılığı adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK'nın 52/2.maddesi uyarınca sonuç cezanın 7500 TL adli para cezası olarak belirlendikten sonra verilen cezanın TCK'nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.