Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirmeHüküm : TCK'nın 136/1, 53/1, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın, 19 Eylül 2012 tarihinde uğradığı suikast sonucu öldürülen.... Cumhuriyet savcısı.... ve onun eşi olan katılana ait ... adliye lojmanlarındaki ev eşyalarını ...'a taşımak için çalışmakta olduğu nakliye firması tarafından görevlendirildikten ve eşyaların 20.10.2012 tarihinde kamyona yüklenmesinden sonra, adı geçen Cumhuriyet savcısının şahsi bilgisayarını katılana teslim etmeyip, bilgisayarda gördüğü kişisel ve ailevi bilgi, belge ve görüntüleri 21.10.2012 tarihinde sildiği, durumun fark edilerek, sanıktan bilgisayarı geri getirmesinin istenmesi üzerine, sanığın, önce inkar ederek bilgisayarın kendisinde olmadığını ifade ettiği, daha sonra, bilgisayarın kazaen düştüğünü ve içindeki verileri yanlışlıkla sildiğini beyanla bilgisayarı tamir ettirip getireceğini söylediği, 22.10.2012 tarihinde de, bilgisayarı ...'taki bir tamirciye götürüp, ondan silinen verileri kurtarmasını istediği, 23.10.2012 tarihinde bilgisayara kurulan bir program sayesinde, tamirci tarafından bir kısmının içeriğine vakıf olunan silinen verilerin tespit edilip geri getirildiği, aynı gün tamirciden aldığı bilgisayarı teslim etmek üzere ...a gelen sanığın, bilgisayarla birlikte yakalandığı olayda, Cumhuriyet savcısına ait şahsi bilgisayarla iki adet kol saatinin katılana teslim edilmediği iddiasına dayalı olarak sanık hakkında güveni kötüye kullanma suçundan yürütülen soruşturma evrakı tefrik edilip, sanığın özel hayatın gizliliğini ihlal ve verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçlarından cezalandırılması istemiyle dava açıldığı, iddianamede, “Bilgisayar içerisinde bulunan özel bilgilere ulaşmak” şeklinde tarif edilen eylemle ilgili olarak özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan açılan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiği, iddianamedeki anlatım ve uygulanması istenen sevk maddelerine göre, bilişim sistemindeki verilerin silinmesinden dolayı TCK'nın 244/2. maddesindeki sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan açılmış bir dava bulunmadığı ve sanığın temyiz isteminin verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik olduğu anlaşıldığından, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne hasren yapılan temyiz incelemesinde:İddianamedeki anlatıma, temyizin kapsamına, dosyada mevcut delillere nazaran, kişisel veri niteliğindeki kayıtların bulunduğu bilgisayarı zamanında katılana teslim etmeyip, bilgisayarda kayıtlı kişisel ve ailevi bilgi, belge ve görüntülere bakan, bilgisayarı tamirciye bırakıp, kişisel verilerin tamirci tarafından öğrenilmesine neden olan sanığın üzerine atılı verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunun sübut bulduğuna ve eylemin hukuki nitelendirmesine yönelik yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş; ancak, TCK'nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütlerden suçun işleniş biçimi, meydana gelen tehlikenin ağırlığı, sanığın güttüğü amaç ve saiki ile kasta dayalı kusurunun ağırlığı nazara alınarak, aynı Kanun'un 3/1. maddesi gereğince işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, 06.03.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6526 sayılı Terörle Mücadele Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 4. maddesi ile yapılan değişiklikten önceki sanık lehine yaptırım öngören TCK'nın 136/1. maddesi gereğince 1 yıl ile 4 yıl arasında hapis cezası tayin ve takdir etmek durumunda olan yerel mahkemece, temel cezanın 1 yıl 6 ay hapis cezası olarak belirlenmesi suretiyle adalet ve hakkaniyete uygun olmayacak şekilde sanığa az ceza tayini; aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın aynı eylemden dolayı ikinci kez cezalandırıldığına, sübuta, takdiri indirim maddesinin uygulanmamasına, hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemiş ve ertelenmemiş olmasına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, eleştirilen hususlar dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 23.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.