Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4768 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28327 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 2863 sayılı Kanunun 67/1, 5237 sayılı TCK'nın 62, 51/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Suç tarihinde sanığın kültür varlığı bulmak amacıyla kazı yaptığından bahisle 2863 sayılı Kanunun 74/1 ve 67/1 maddeleri gereğince cezalandırılması istemiyle açılan kamu davası sonucunda kurulan hükmün sanık tarafından temyizi üzerine dairemizin 18/06/2012 tarihli ilamı ile kazı yapılan yerin niteliğinin araştırılması amacıyla bozulmasına karar verildiği halde, mahkeme tarafından olay yerinde keşif yapılıp, kazı yapılan yerin niteliği açıkça belirlenip sonucuna göre 2863 sayılı Kanunun 74/1-1. cümle veya 74/1-2. cümle uyarınca uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, sanığın sadece 2863 sayılı Kanunun 67/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına ilişkin hüküm kurulup, kazı eylemi ile ilgili olarak hüküm kurulmamış ise de dava zamanaşımı süresi içerisinde hüküm kurulabileceğinden, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde “haber verme zorunluluğu” başlığı altında taşınır ve taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını bulanların, malik oldukları veya kullandıkları arazinin içinde kültür ve tabiat varlığı bulunduğunu bilenlerin veya yeni haberdar olan malik ve zilyetlerin, bunu en geç üç gün içinde, en yakın müze müdürlüğüne veya köyde muhtara veya diğer yerlerde mülki idare amirlerine bildirmeye mecbur oldukları belirtilmiş, buna aykırı hareket edenlerin cezası aynı Kanunun 67/1 maddesinde düzenlenmiş olup, somut durumda, suç tarihinde edinilen istihbari bilgiler çerçevesinde, sanığın ev ve eklentilerinde usulüne uygun olarak yapılan aramada, 3 adet toprak testi, 2 adet topraktan küre biçiminde obje, 1 adet sikke, 1 adet adet tüfek ve 1 adet tabanca ele geçirildiği, ele geçen parçalar üzerinde tarafsız arkelog bilirkişileri tarafından yapılan incelemede, 6 adet eserin 2863 sayılı Kanun kapsamına giren tasnif ve tescile tabi eserler olduğu, 2 adet eserin ise etnografik mahiyette eserler olduğunun bildirildiği, sanığın savunmalarında, ele geçen eserleri yaklaşık bir yıl kadar önce evinin bahçesinde yaptığı kazılar sırasında bulduğunu beyan ettiği, bu kapsamda sanığın dava konusu eserleri 2863 sayılı Kanunun 4. maddesinde belirtilen üç günlük bildirim süresi içerisinde yetkili mercilere bildirmediği ve üzerine atılı olan suçun sübuta erdiği anlaşılmış olup,Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 26/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.