Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4541 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11328 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 5.767,32 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Gerekçeli karar başlığında koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası olan dava türünün 466 sayılı Kanun gereğince tazminat davası, 13.06.2013 olan dava tarihinin ise 11.11.2013 olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Davacının başka bir suçtan hükümlü olarak cezaevinde bulunduğu sırada tutuklandığının anlaşılması karşısında, tazminat talebinin dayanağı olan tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde infaz tarihlerinin ilgili ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle tutuklu kalınan sürenin tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kabule göre de;Davacı tarafça tutuklu kalınan süreye ilişkin tazminat talebinde bulunulduğu gözaltında kalınan 1 güne ilişkin herhangi bir talepte bulunulmadığı dikkate alındığında tayin olunan maddi ve manevi tazminat miktarlarına tutuklama tarihi olan 15.07.2011 tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması gerekirken gözaltı tarihi olan 09.05.2010 tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması,Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.