Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4477 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10954 - Esas Yıl 2015





İNCELENEN KARARIN;Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 438,09 TL maddi ve 2.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesiDavacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Ardahan Cumhuriyet Başsavcılığının 03.04.2013 tarihli ve 2013/507 soruşturma, 2013/393 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair soruşturma dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan tutuklu kaldığı, yapılan soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin 09.05.2013 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 12.07.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmıştır.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1) Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tutuklanma tarihinden itibaren faize hükmedilmesi nedeniyle tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 17 gün süreyle tutuklu kalan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçütlere uymayacak şekilde fazla tayin edilmesi,2) Dava dilekçesinde sadece faiz talebinde bulunulduğu, ancak faizin başlangıç tarihi hususunda bir talep bulunmadığı gözetilerek, hükmolunan tazminatlara dava tarihinden itibaren faiz uygulanması gerekirken, talebi aşar şekilde gözaltına alındığı 16.03.2013 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.