Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4201 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10794 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 1.573,83 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesiDavacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.09.2013 tarihli ve 2010/542 esas, 2013/796 karar sayılı dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) bilişim sistemindeki verileri bozma yok etme-(bilişim suretiyle hırsızlık) suçundan tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine karar verildiği, hükmün temyiz incelemesinde onanarak 10.02.2015 tarihinde kesinleştiği, tazminat davası karar kesinleşmeden önce 03.10.2013 tarihinde açılmakla birlikte temyiz incelemesi sırasında kararın kesinleştiği görülmekle, davanın CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış, tazminat davasına konu edilen dayanak kararın kesinleşmediğine ve dosyanın katılanın temyizi üzerine Yargıtaya gönderildiğine dair Bakırköy 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.10.2013 tarihli yazısının dosyada bulunmasına rağmen yargılamaya devam edilerek karar veriliş ise de; temyiz incelemesi aşamasında UYAP kayıtlarında yapılan araştırmada hükmün Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 10.02.2015 tarihli ve 2015/904 esas, 2015/2249 karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiğinin belirlenmesi karşısında tebliğnamedeki bu nedene ilişkin bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1) Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 119 gün süreyle tutuklu kalan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayacak şekilde fazla tayini,2) Tazminat davasına dayanak olan dava dosyasında davacının 02.02.2007-01.06.2007 tarihleri arasında 119 gün süreyle tutuklu kaldığı gözetilip, 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden kesinti yapılmadan ay ve gün üzerinden hesap yapılması sonucu bulunan ve bilirkişi raporunda belirtilen 1.571,8 TL’nin maddi zarar olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, maddi tazminatın 1.573,83 TL olarak fazla belirlenmesi,3) Hüküm tarihi itibariyle davacı lehine hükmolunacak maktu vekalet ücretinin 2.640 TL olduğu gözetilmeden 3.000 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi,4) 03.10.2013 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığına 21.10.2013 olarak yazılması,5) 26.12.2013 tarihli duruşmada hazır bulunan Cumhuriyet savcısına söz verilmeden ve davaya ilişkin görüşü sorulmadan hüküm kurularak CMK'nın 216/1-2. maddelerine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.