Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiKarar Tarihi : 02/06/2014 Suç : Taksirle öldürmeHüküm : BeraatTaksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Akşam saatlerinde, sanığın idaresindeki aracıyla meskun mahal dışında bulunan bölünmüş yolun virajsız ve eğimsiz olduğu kesiminde seyir halinde iken sağında bulunan petrol istasyonundan yola çıkarak orta refüj üzerinden bölünmüş yolun diğer tarafına geçmek isteyen ölenin sürücülüğünü yaptığı, katılan ...'in yolcu olarak bulunduğu araca şerit çizgisi üzerinde frensiz olarak yandan çarpması sonucu meydana gelen olayda, katılan ...'in aşamalarda tutarlı olarak yola çıkış yapmadan önce ölen sürücünün yolun kenarında durarak yolu kontrol ettikten sonra yola giriş yaptığını, sanığın çok yüksek hızda seyir ederek kendilerine çarptığını belirtmesi, olay yeri fotoğraflarına göre de petrol istasyonu ile yol arasında geniş bir alan bulunup bu alanın gerek yola çıkış yapan ölenin, gerekse yolda seyir eden sanığın birbirlerini görmeye imkan sağlar durumda olması, sanığın ve ölenin kullandığı araçlarda meydana gelen hasar durumları ve araçların teknik düzeyleri, olay akabinde tanzim edilen trafik kaza tutanağındaki sanığın mahal şartlarının gerektirdiği hızdan daha fazla hızla seyir ettiğine ilişkin değerlendirmeler dikkate alındığında, sanığın yol koşullarının gerektirdiği hızdan daha fazla bir hızla seyir ettiği, yolun sağından çıkış yapmak isteyen aracı zamanında farkedip gerekli fren ve direksiyon manevra tedbirlerini uygulayabilecek şekilde müteyakkız bulunmadığı, bu nedenlerle de meydana gelen kazada tali derecede kusurlu olduğu gözetilip yüklenen suçtan mahkumiyeti yerine beraatine hükmolunması, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.