Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/1, 89/3-b, 62, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında, taksirle yaralama suçundan verilen 16/02/2012 tarih, 2009/14-2012/398 sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının CMK'nın 231/11. maddesi uyarınca açıklanmasına ilişkin hükmün sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine incelendi;05.07.2012 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 Sayılı Kanunun 100. maddesiyle 5271 sayılı CMK'nın 324/4. maddesinde eklenen “Devlete ait yargılama giderlerinin 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106 ncı maddesindeki terkin edilmesi gereken tutarlardan az olması halinde, bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilir.” hükmü uyarınca belirli miktardaki yargılama giderlerinin Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilmesi esası benimsenmiş ise de, incelemeye konu dosyada hükümden önce yapılan yargılama giderlerinin 8,00 TL olduğu anlaşılmakla birlikte kanun yollarına başvuru halinde yapılan yargılama giderlerinin de belirli koşullar altında CMK'nın 330. maddesi uyarınca sanığa yüklenmesi gerektiği dolayısıyla bu aşamada henüz yargılama giderlerinin miktarının tam olarak belirlenmediği, hükümden sonra yapılan ve tahsili gereken yargılama giderlerinin ilave edilmesi halinde miktarının terkin sınırlarını aşabileceği ve infaz aşamasında da bu hususun gözetilebileceği anlaşılmakla CMK'nın 324/4. maddesi uyarınca bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiğine ilişkin tebliğnamedeki görüşe iştirak olunmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Sanık hakkında deneme süresi içinde işlenen kasti suç nedeniyle hükmün açıklanmasına ilişkin yapılan yargılamada, sanığa 07.01.2014 tarihli duruşma gününü ve ihbar yazısını bildiren çağrı kağıdının tebliğ edilemediği, sanık müdafine duruşma gününün bildirilmediği, bu şekilde usulüne uygun şekilde duruşmadan haberdar edilmeyen, yargılama sırasında başka bir suçtan mahkemenin yargı çevresi dışında Osmaniye'de cezaevinde bulunan sanığın yokluğunda yargılamaya devamla mahkumiyetine karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, 2- Dosya içeriğine göre sanık müdafii tarafından sunulan 12.06.2009 tarihli noterde düzenlenen ibraname başlıklı, katılan imzalı belgede "katılanın kaza nedeniyle sanıktan 30.000 TL aldığı, maddi manevi hiçbirşey talep etmediği" yönündeki beyanı karşısında katılanın şikayetinin devam edip etmediği yönünde beyanının alınmaması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.