Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3666 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25918 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 Sayılı Kanuna AykırılıkHüküm : 1- Sanıklar ..., ..., ...., ... ve ... hakkında; Ağustos 2004 tarihindeki eylemleri nedeniyle zamanaşımı nedeniyle düşme 2- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında; Mayıs 2005'deki eylemleri nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... hakkında, Ağustos 2004 tarihindeki eylemleri nedeniyle zamanaşımı gerçekleştiğinden davanın düşürülmesine ilişkin hüküm ile, adı geçen sanıklar ve sanık ... hakkında Mayıs 2005'deki eylemleri nedeniyle tesis edilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde:Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına katılan vekili tarafından yapılan itirazın Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesince kesin olarak karara bağlandığı anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,Zamanaşımı nedeniyle düşmeye ilişkin hükmün incelenmesine gelince:08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte,Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği, bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde,Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 14/11/1981 tarih A-3225 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 14/02/1996 tarih 5576 sayılı kararı ile 1. derece doğal sit olarak tescilli .... ören yerinde bulunan, taşınmaz kültür varlığı olarak olarak tescilli, mülkiyeti ....köyü tüzel kişiliğine ait olan taşınmazda, izinsiz olarak inşai ve fiziki müdahalede bulunulduğu iddiasıyla sanıklar hakkında dava açıldığı, sanık ...'in ..... köyü muhtarı, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın ihtiyar heyeti üyeleri oldukları, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık ...'un ise, muhtarlık tarafından suç tarihinde lokanta olarak kiraya verilen taşınmazın kiracısı olduğu, sanıkların aşamalardaki tutarlı savunmalarında, binada bazı tadilatlar yapmaya karar verdiklerini, ilk olarak 2004 yılının Temmuz ve Ağustos aylarında tuvaletlere tadilat yaptırdıklarını, ayrıca 2005 yılının Mayıs ayı içerisinde restaurant binasının düz olan damını kiremit kırma çatı yaptırdıklarını, sanık ...'ın, çatı inşaatı bittikten sonra lokanta binasının ve tuvaletin etrafını ahşap plakalarla kaplattığını, köy tüzel kişiliği olarak işlemler öncesinde Marmaris Müze Müdürlüğü'ne başvuruda bulunduklarını, Müze Müdürlüğü'nün pergole ve taban döşemesinin değiştirilmesinin uygun olacağını bildirdiğini, kendilerinin bu izni, gerekli tüm tadilatları yaptırabilecekleri şeklinde algıladıklarını, köyün başka geliri olmadığını, eğer bu işlemleri yapmasalardı, köye hizmet için kaynak oluşturamayacaklarını beyan ettikleri, inşaat bilirkişi raporunda, taşınmazda yapılan işlemlerin esaslı onarım ve tamirat cinsinden olduğunu, binanın çatısının değiştirildiğini, binanın etrafının kontraplak ile kaplanarak boyandığını, tuvaletlerin kalebodur ve fayans yapıldığını, fiziki müdahalenin gerçekleştiğinin belirtildiği ancak dava konusu müdahalelerin yapım tarihine ilişkin bir tespitin bulunmadığı anlaşılmakla,Mahallinde konusunda uzman inşaat bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif icra edilerek, dava konusu müdahalelerin, yapı elemanlarındaki renk değişimi, eskime durumu, parlaklık/solukluk, dökülmeler ve diğer teknik özellikler de dikkate alınmak suretiyle, hangi tarihte yapıldığının her türlü şüpheden uzak şekilde tespit edilip, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, suç tarihinin 2004 yılı kabul edilmesiyle yazılı şekilde hüküm tesisi,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.