Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 345 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 10376 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK’nın 85/1, 62/1, 50/1-a-4, 52/2-4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyetTaksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 58/6. maddesinde tekerrür halinde hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirileceği ve ayrıca mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının öngörüldüğü, mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin yer aldığı 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108. maddesinde ise, yalnızca mükerrirler hakkında tayin olunan özgürlüğü bağlayıcı ceza olan hapis cezalarının ne şekilde infaz edileceği belirtilmiş olup, bu maddede adli para cezasının infazı konusunda her hangi bir düzenlemenin bulunmadığı, 5275 sayılı Kanun'un 106. maddesinde adli para cezasının infazı düzenlenmiş olup, bu maddede mükerrirler hakkında hükmolunan adli para cezasının infazına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği, bu durumda, TCK'nın 58, 5275 sayılı Kanun'un 106 ve 108. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında adli para cezasına hükmedildiği için, TCK'nın 58. maddesi gereğince tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağından, tebliğnamede bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine , ancak;Sanık hakkında hükmedilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında, bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında yasal dayanak olan yasa hükümlerinin gösterilmemesi ve adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının belirtilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesi ile TCK'nın 52/3. maddelerine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün adli para cezasına çevirmeye ilişkin 4. paragrafının hükümden çıkarılmasına, yerine "Sanığa verilen hapis cezasının sanığın sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesi göz önüne alınarak TCK'nın 52/3. maddesi gereğince 605 gün adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 50/1-a ve 52/2. maddesi gereğince bir günlüğü taktiren 20,00 TL üzerinden paraya çevrilerek 12.100,00 TL ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE," ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.