Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürme Hüküm : 765 sayılı TCK'nın 455/2-son, 45/3, 59/2, 2918 sayılı Kanun'un 118/5, 119/2. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine, kusur durumuna, temel cezanın asgari hadden uzaklaşılarak tayin edilmesine, katılanlar vekillerinin ceza miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık hakkında 06.03.2009 tarihli taksirle öldürme suçundan kurulan hükmün, sanık müdafii ve katılan ... vekilince temyizi üzerine, Dairemizin 15.11.2011 tarih, 2011/3140 esas, 2011/4851 karar sayılı bozma ilamı ile “Dosya kapsamı ve oluşa göre, sanığın yolcu taşıması yasak olan yönetimindeki kamyona 60-70 kadar tarım işçisi alıp hızının da etkisiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek aracını seyrine göre yolun solundaki şarampole devirip ölümlü kazaya sebebiyet vermesi şeklinde gelişen eyleminde, bilinçli taksirin koşullarının oluştuğunun gözetilmemesi, Kabul ve uygulamaya göre: 1- 5237 sayılı TCK'nın 7/2, 5252 sayılı Kanunun 9/3. maddeleri uyarınca sanığın lehine olan kanunun tespiti sırasında, 5237 sayılı TCK'nın 85/2. maddesi uyarınca 6 yıl hapis cezasına hükmolunacağı ve aynı Kanun'un 62. maddesinin uygulanması suretiyle belirlenecek 5 yıl hapis cezasının sanığın aleyhine olduğu belirtildiği halde, sanığa 765 sayılı TCK'nın 455/2-son maddesi uyarınca 5 yıl 3 ay hapis ve 393 YTL adli para cezası tayin olunarak sonuç ceza miktarı bakımından 765 sayılı TCK'nın sanık aleyhine olduğunun gözetilmemesi, 2- Kararın gerekçesinde 5237 sayılı TCK uygulandığı takdirde, aynı Kanun'un 62. maddesi gereğince sanığa hükmolunan cezadan indirim yapılacağı belirtildiği halde, hüküm fıkrasında 765 sayılı TCK'nın 59. maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi, 3- Sanık müdafii son oturumda lehe olan yasa hükümlerinin uygulanmasını istediği halde, 647 sayılı Kanunun 4 ve 5. maddelerinin uygulanması hususunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi, 4- 5271 sayılı CMK'nın 226/2. maddesi uyarınca iddianamede yer almayan 2918 sayılı Kanunun 118/5 ve 119/2. maddelerinin uygulanabilmesi için sanığa ek savunma hakkı verilmesi gerektiği gözetilmeyerek, sanığın sürücü belgesinin 2918 sayılı Kanunun 118/5-119/2. maddeleri uyarınca 2 yıl süreyle geri alınmasına karar verilmesi,” nedenlerine dayalı olarak bozulduğu ve bozmaya uyulmasına karar verildiği halde, bozmanın sanık aleyhine de olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 326/2. maddesine göre sanığın bozma ilamına karşı diyeceklerinin tespiti gerekirken, sanığa duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilmesi ve sanık müdafiinin beyanlarının alınması ile yetinilerek karar verilmesi suretiyle CMUK'un 326. maddesine aykırı davranılması, Kabul ve uygulamaya göre de: 765 sayılı TCK’nın 29/4. maddesine aykırı olarak, anılan Kanun'un artırım öngören 45/3. maddesinin, aynı Kanun'un 455/2. maddesinden sonra uygulanması yerine, kusurun derecesine göre hükmedilen cezada indirim yapılmasını sağlayan 455/son maddesinden sonra tatbik edilmesi suretiyle sanığa 1 TL fazla adli para cezası hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.